Karadeniz…
Zümrüdü anka,
Ve en derini mavinin…
Yosun yosun çağlayan,
Ilgıt ılgıt ağlayan güzel,
Söyle,
Sen değil misin, ruhumun miraca çıktığı anın şahidi..?
Samanyolunun gümüş yorganını sen çektin üzerime,
Işık ışık mavi mavi sen yağdın bedenime,
Söyle; sen çalmadın mı yokluğun suskun bestesini
Sessizliğin damla damla süzülürken gözlerime..?
Sen ki; her anıda bin zerre…
Ve ben, tek solgun nokta kaldım,
O güzelim bindallı yeşil bestende…
Sen bilirsin içimdeki volkanı,
Deli poyrazında tek gülüşle yaktığım…
Söyle bana dinmez mi hasret yağmurum bir nebze?
Ölü canlar gibi yollarına baktığım..?
Ve her Eylül koynunda gonca gonca,
Hasret hasret açtığım…
Çıktı mı tek şikayet dilimden
Ya da gördün mü tek sitem solgun halimde…?
Sevişirken çoban yıldızının vuslatıyla ben,
Kör sabahın seherinde, buza kesmiş tunçtan sahilinde..?
Anlat hadi,
Sen aşkım, sen dostum,
Sen ki tek durağım benim,
Sen büyülü çılgın deniz…
Ruhumun turkuaz türbesidir
Eylül’de Karadeniz…
(Çakraz-Eylül 2011)
Saffet Akkaya SancakKayıt Tarihi : 27.12.2011 23:50:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
tam p. 10
ANT.10
kaleminize sağlık ustam...
Gülme halime!
Dalgan vursun tunçtan sahiline
Dalganı sevdamla geçme
Köpüklü hırçın halin kadar
En az senin kara büyük
Ve can yakıcıdır benim sevdam
Hamza Görgülü
Güzel şiirine kaytsız kalamadım, tam puanımla kutlarım..
TÜM YORUMLAR (4)