EYLÜL ŞİİRLERİ

ben eylülüm
sarı bir yaprak
zor olan o dalda
hak ettiğin kadar kalmak
yeşilin son tonunda
yaşanan bir aşk
zor olan
..

O sahil yolunda boynu büküğüm
Yüreğime düştü eylül vurgunu
Artık dikiş tutmaz gönül söküğüm
Gözlerimde yaş.tı eylül vurgunu

Güzel bir haziran günü tanıştık
Güneşli ve sıcak sevda yaşadık
..

Içimden eylül geçiyor
Ve ben ne zaman bu ismi hatırlasam
Bir kadın canlanıyor zihnimde
Hayallerden öte bir şehir varsa eğer
Şimdi orada yağmur vardır
Adım gibi biliyorum!
Içinden soluk soluğa geçiyordur
..

Yavaş yavaş büyüyorsun
Tıpış tıpış yürüyorsun
Kalbime saray örüyorsun
Kızım eylül dili bülbül taze bir gül

Sen canımdan bir parçasın
Sen yoksan dünya yansın
..

“eylülün de sonu geldi bitiyor
biten eylül olsun sakın sen bitme
göçmen kuş misali eylül gidiyor
giden eylül olsun aman sen gitme

günler kısaldı havalar soğuyor
her yeni gün bin sıkıntı doğuyor
..

En sevdiğim aydı Eylül,
En sevdiğim renkti Eylül,
En sevdiğim kokuydu Eylül,
En sevdiğim şarkıydı Eylül...
Ben şimdi Eylülü hiç sevmiyorum..!

Ne elini tutabiliyorum,
..

Neler çekti milletim eli kanlı katillerden
Kara listenin başında ehli sünnet insanı
Yetmedi şu alevidir türk kürt düşman bildiler
On iki eylül kanlı ihtilal darbecileri



..

bir eylül sabahıydı,
bayrampaşa otogarında, bir katil bekliyordu
gözlerinde yağmurlu bir sevda,
ve ölümcül ihanetler taşıyordu avuçlarında

bir eylüldü,öğlendi
herbir yağmur tanesi
..

Güllere kaçan güzel düşleri kovalayıp
Savuruyor dünya meşgalesi güz yaprakları gibi
Bu sürüklemelere rağmen gülüyor eylül gülü gözlerin

Gülümsüyor gözlerin eylül gülü gibi
Yüreğinde ne şenlik türküleri söyleniyor
Gülüşünün ardındaki gözlerinin
..

Eylül de başladı bu düşler,
Benimde düşlerim vardı zamansız,
Dün bugün ve yarın!

Beklemekten usanmadım,hasretle,
Bir bebek düşler,
Uykumda uyuturdum!
..

en insancıl savaşımı veriyorum yokluğuna karşı
rezil-rüsva olmuş bir eylül akşamı
ki eylül akşamları suskundur
______sarıdır hüznü
____________benimse hüznüm
aynalardan yansıyan suratım
__________________nar ekşisi
..

Eylül olsun ayrılığın adı
Sararan yapraklar
Hüznün rengini yansıtıyor sanki
Yürekte solan sevda gibi

Eylül olsun gidişinin adı
Sakın dönüp bakma arkana
..

Hani Eylül başında gelecektin?
Bu gelmediğin kaçıncı Eylül?
Yine güneş ışıkları penceremden içeri vurmaya başladı
Papatya kokularını duyuyorum
Ağaçlar yeşillerini açmış,bayram çocukları gibi süslenmiş
Yine,bahar geliyor
Bir Eylül daha geçti sensiz
..

Aşk’ın feracesi sarı artık
Eylül bulaşığı saçlarımda ebabil kuşları
Rüzgâr buruşur, bir yaprak düşer
Kutsanır hüsün
Dikenlerle bezeli ellerimde gül
Sarı sıcak kurak tenim Eylül

..

Yosun tutmuşken çaresiz ellerim
Bedenimi sardı baharda ateş
Bin düğümle bağlanmışken yollarım
Eylül yorgununda doğdu bir güneş

Gözyaşım ekmeğime oldu katık
Derde müptela bir yüzüm var artık
..

Gökyüzü sıkıntıyla ağlıyor…
Mavi’ler gri’ye bürünmüş,
Toprak Kan’a bulanmış,
Eylül Yanıyor..

Günahlar Kül Rengine dönmüş,
Havada uçuşuyor..
..

Durun bir dakka diye seslendim arkalarından Eylül
Yalnız duvarlar duydu sesimi
İnsan duvarlardan utanır mı Eylül
Ben utandım… başımı kaldırıp bakamadım
Gülüştüklerini duydum, acıdıklarını gördüm
Ne bakıyorsunuz, diyemedim,
Taş bakmıştı, can bakmamıştı Eylül!
..

Gidiyorum
Çünkü adım eylül
Çünkü kimse durmuyor duraklar boş
Çünkü yağmurlarım bitmiş
Kış dayanmış kapıma
Çünkü çünkü süz yaşıyorum
Çünkü adım eylül
..

yel vurur mazimden yırtılmış sayfalar uçar

kasırga vurur tutunduğum dallar uçar

savrulur ömrümden sarı yapraklar

Eylül değmez cana,bende can Eylül
..

Sular çekilmeye başlar yakındır
yeşillerim sarıya boyanacak
rüzgarlar kalkmıştır okyanuslardan
dağlar eğilecek şimdi
serilecek umuttlarım ayak altına
kan kızılı damlalar yürüyecek
ve büyüyecek hüzünlerim öylesi
..