ateşimi çevreleyen sesinin
yansıması vardır şimdi yunak taşında
şeyy,diyorsun ilkin
alıştırıyorsun beni haline
sen hep eylüllerde kavrulup
bir incir gibi çatlayarak düşüyorsun ya tenime
sen arzunun cisimleştiği bu güzde
şelalelerden akıyorsun ya
birden bire sıyrılarak şalından
bana açılıp saçılırken
her zerren dibek kahvesi keyfinde
doyulmuyorsun ya
şimdi buradan elinde nar çubuğuyla
salınarak vuruyorsun yollara
eteklerin ay çöreği
sinen iki ince ve parlak mızrak ya
kuşların uyku saatlerinde
ben kendimden geçerek sana susuyorum
sen çağlayanlardan inerken suyun yüzeyine
ateşin ateşime pranga
kutsal bir açlık içinde beni alıyorsun ya
derinliklerine…
Kayıt Tarihi : 7.1.2025 19:58:00
Şiiri Değerlendir
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!