05.09.2009
EYLÜL İSYANI
Ö.U’YA…
Geceye yaslanmışsın, dostu yok karanlığın
Dilinde isyanın küfrü, uluyan öfken
Yine her zaman ki gibi habersiz gelmiş sonbahar
Ağaçlar kırılgan, sararmış yapraklar
Sen geceye yaslanmışsın,
Güneş karanlığa yeni küsmüş,
Sen bana yeni gelmişsin, yani içinde taze daha bu tanımsız kanamalar…
Şimdi dili lal olmuştur dağlarının
Ve gölgesiz göçebe gibidir gönlünde Kars.
Çoban sırtına kıl bir heybede
Çökelek ve gün batımıdır yorgunluk…
Belki de alnının küpeştesine acemi yağmurlar çarpıyordur
Ve belki de yolunun onulmaz ağrısında ecelsiz ıhlamurdur,
Kendinde başkasını istemediğin, kendindeliğin…
Uzaklık kırabilir belki fidelerini ömrünün
Ama sen gül… Kahkaha at, şen olsun uzaklığa inat
Bilirim uluyan öfkenin başkentindesin, hani adı İstanbul
Kars-ı şirinden o yan, yalnızsın, Eylül ayarındasın
Hüzün kayıt altına almış gözlerini
Çekmişsin belki de gecenin sürgüsünü, yalnızlığa
Ama artık uyanmalısın, o kutsal sabaha…
Evvela özlem yüklüsün, aşkların barikatında
Ya da yüreği ağzında bir çocuk
Telaşıyla ürkek bir o kadar da cesur,
Yani topu topu bir başına sadece bir tanrı
Her zaman her yerdesin…
Var işte yüreğinde bir göç hazırlığı
Kars-ı şirinden bu yan, bir harita tutarsızlığı
Ve göç ayarından sonrası, kırılgan Eylül…
Ve sonrası ok’un yay’dan çıktığı menzildesin…
Söktün görünüyor artık, şeceresini yüreğinin
Katli vacip fetvalar çıkardın belki de zamana
Hüzün ki… Kaçak yolcusudur ömrünün
İsyana kalkmış bir aşiret töresidir,
Kendinde bulmak istemediğin kendin…
Şimdilik yıktın görünüyor, geçtin bu Eylülden sen kendin.
Özlemini uzaklandırdın dahası şahlandırdın uzaklara
Eylül kırılganlığı düştü belki, uzaklardan gözlerine,
Ama gecikmiş bir yağmur say bu şiiri
Kirden arınmış bir paklılık yağsın,
Satır aralarından, sana dair tüm sözlerime…
Ercan YAWUZER
MURADİYE\WAN
Kayıt Tarihi : 12.5.2011 13:30:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!