Eylül Hüznü Merhaba Şiiri - Nebi Ünler

EYLÜL HÜZNÜ MERHABA
(Bir Sarı Bülbül’ün Şakımasına Arzımız...)
.....
Mavi küre içinde, geçici bir süreyle
Sıfatlarla donanmış, mecburî müşteriyiz…
İster ahiret düşün, istersen gönül eyle
Yarına düşen tohum, fideler gübresiyiz.
…..
Samanyolu içinde, çekirdekte, çekirdek,
Yeni çekirdeklere, kurbanıyız toprağın…
İğnenin deliğinden develeri geçirmek
Hünerlisi Usta’nın, noktasıyız yaprağın.
…..
Kapat kulaklarını, gözlerini, burnunu
Kimim, neyim diyerek, aklınla fikir eyle…
Ruhun nereye gider, beden kalbi durdu mu?
Nedir bulduğun cevap, saklınla zikir eyle.
…..
Bir babamı özledim, bir dönmezi özledim,
Sigara dumanımla, Eylül hüznü merhaba...
Ey ayna ben kimim ki? Zor muamma, çözmedim,
Merhaba Kızıl Elma, tüm Eylüller elveda!..
.....
Göktuğ Kam dedi; “Oğul, Tengri buyursa seda,
Teşne yeni alem’e, sınırı sonsuz deniz...
Hoş geliş ve hoş gidiş, gerisi, anlık eda,
Elbet uçmağ’la solar, Yılgın Yağmur da beniz!..”
.....
Bir Sultan Sarı Bülbül, Sultan’a sultan gerek,
Şimdi Uzaklardasın... Zeki Müren dinlerken,
Ey gönül yetinen ol! Rüzgara üfleyerek...
.....
Dedeoğlu Aşiyansız, 30.09.21 – 05.09 Y.Y.
Muamma: Bilmece. Anlaşılmaz iş.
Teşne: Susamış... Çok istekli hazır.
..... xxx

...................................................