Ansızın ve nedensiz bırakıp giderken
Çektiklerimi tersine çevirmek için verdiğim uğraş
Tılsımı bozulan aşkın,garip halleri gibiydi
Kanayan yarama bastığım tuzdan daha çok acıtıyor du
Yalnızlığın acısı
Deliren yokluğun lavları süzüldü yüzümden
Bir ayak sesi duymayayım
Kapıya koşuyorum
Gelen sen misin diye
Bir siyah saç görmeyeyim
Yüreğim burkuluyor
Ağlamaklı oluyorum
Devamını Oku
Kapıya koşuyorum
Gelen sen misin diye
Bir siyah saç görmeyeyim
Yüreğim burkuluyor
Ağlamaklı oluyorum
Yürek sesinizi kutlarım,Tebrik ve selamlarımla.
Nedense eylüller yasaklarla ve ayrılıklarla doludur..yaprak dökümü!renklerin doğaya küsmesi.yansır yüreklere ve eylüller istenmez olur..müsterih olmak gerekir.tebrikler Hülya hanım..tebrikler..güzel bir serbest çalıyma..
Eylül,doğanın ihanete uğramış aşk gibi sapsarı kesildiği ay.Oysa doğanın dönüşümüdür, belkide yeniden doğmanın ölümüdür eylül.İnsanı sıcak bir süeter gibi sarmaz eylül hele benim gibi oniki eylül postal darbesi yemişleri asla sarmalamaz.
Yinede eylül sarılığı yenden doğuşun mavisi olsun,umut olsun.
Şiir başlğının altın bu denli güzel doldran şaire saygılar, teşekkürler
Sevdam kimliksizdir,gönlüm ahuzarda
Rotası belirsiz uçuşur hayallerim
Umudun cezvesinde gönlüm zarda
Dirhem dirhem erirken yalnızlığın kucağında
Vuslat için bile duaya kalkmaz ellerim
vuslat için bile duaya kalkmaz ellerim..çünkü eylül yorgunu yüreğim...
sevgilerimle şaiirem...
Bu şiir ile ilgili 4 tane yorum bulunmakta