beklenmedik bir fırtınaydı gelişin...
uyandırdın sessizliğimi aysız gecelerde
yaralı bir deniz gibi hıçkırdığını
bir fanus altında sıkışıp kaldığını..
aşkla kenetlenen kalplerimizin..
me'yus olduğunu,bunaldığını
Devamını Oku
uyandırdın sessizliğimi aysız gecelerde
yaralı bir deniz gibi hıçkırdığını
bir fanus altında sıkışıp kaldığını..
aşkla kenetlenen kalplerimizin..
me'yus olduğunu,bunaldığını
Her ayın kendine has özellikleri vardır. Eylül'de ağaçlar yapraklarını döker,, bu ayda okullar açılır, cebimizdeki paralar dershanelere,çantaya, kaleme, deftere, kitaba verilir. Havalar serinler,,, ay sonunu zar zor getiren insanlarımız dökülür saçılır. Odundu, kömürdü, doğalgaz giderleriydi, liste uzar. Ölümler hep bu aylarda mı olur? 11 ayımız garanti mi sanki? Aylarda yok suç. Babamı Ekim ayında kaybettim. Bu anlamda benim için de Ekim ayı önem taşıyor. Ağustos sıcaklarında başımıza güneş geçiyor,,, insanlar serinlemek için denizlere havuzlara giriyor, gölde, denizde boğulan o kadar çok insan var ki? Aylarda yok suç.. Hayat devam ediyor ve umutlarımız da nisan ayında toprağın yeşillenmesi misali yeşilleniyor...
Ben de aynı fikirdeyim sevgili Nazlı...
Eylül' ü severim...Daha yumuşak başlı. Daha uysal. Fakat Ekim.... ONU HİÇ AFFEDEMİYECEĞİM, ÖMRÜMCE. o BENİM ANNEMİ ALDI. Ekimin 18 idi. Aldı, gitti işte...
Kutluyorum, sevgimle...
Bu şiir ile ilgili 2 tane yorum bulunmakta