YORGUNUM
Demlenirken ömrüm sessizce
Dertler otağıma taht kurar yalnızlık
İçimde bitmez bir sarhoşluk
Tılsımını arar kehanete dokunan ellerim
Hangi kapıya vursam başımı
Kapı duvar sus düşer geceme
Birbir yolcu ederim benden kalanları
Mecalim yok yorgunum
Dilimde alfabenin harfleri
Çığlık çığlık uyutur beni
Tarar geceye karışan yalnızlığımı
Taşların o mağrur kuvvetine yenik yüreğim
Eylül düşlerimin üşür elleri
Ölümün açık gider gözleri
Son bir ses gelir adımlarımdan
Kaldırımda sabahlar yorgunluğum..
Siyah bir gelinlik giyer gece
Ben yalnızlığıma soyunurum
Gülüşüm takılır saçlarına bir damla
Yağmur vurur düşlediğim gecelere
Ölü bir yorgunluk dirilmeyi bekler sende
Sana anlatabilsem umutla yoğurduğum her gecemi
Ve her sabah vazgeçmesem seni sevmelerimden
Perişanım ve gölgesinden yorgun
Sinerim gündüzün duvar dibine
Küllenmiş bir ateşin külleri savrulur yoluma
Ben ayak izlerim de kaybolurum..
Kurtlanmış bir bey,n şimdi var olan bende
Ne yastığa koyacak başım var nede yorgana sarılacak yalnızlığım
Canmı acıtan savurgan gülüşlere
Bitmek bilmez biçareliğim de
Yoruldum yorulmaktan...
YORGUNUM
Kayıt Tarihi : 23.3.2012 05:10:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
kutluyorum yorgunlukları bırakacagız kışta bakın bahar geldi
TÜM YORUMLAR (2)