Eylül Akşamları Şiiri - Ömer Özyurt

Ömer Özyurt
45

ŞİİR


1

TAKİPÇİ

Eylül Akşamları

eylül akşamlarının hüznü
var içimde
kasvetli ve ağır ve karanlık
loş ve ıslak
kalleş kör kurşunlar
karanlık kuytularda pusular
eylül akşamlarında

bir eylül akşamı çekip gitmiştin
ardına bakmadan
hatırlıyor musun
kasvetli ve ağır ve karanlık
loş ve ıslak
yine bir eylül akşamı çıkagelir diye bekledim hep
biliyor musun

yıkılası eylül akşamları
rüyada bir gelin
kanlı yaşları
acımasız
ve kasvetli
ve ağır
ve karanlık kuytularında kalleş
pusular
eylül akşamları

bir eylül akşamında yitirdim kemal agayı
insandı
adam gibi adamdı
kemal aga
kurardık dünyayı yeniden
bulut meyhanesinde
kafaları çekerken
hain kamyonun altında
kalmasaydı eğer
daha çok satardık anası
dünyanın
kasvetli ve ağır ve karanlık
eylül akşamlarında

bir eylül akşamı ağladım
kahrımdan
ilk kez
bir eylül akşamı küfrettim
kaderime
ilk kez
bir eylül akşamı içtim
ilk kez
kadehleri duvarlara
vura vura

bir eylül akşamı gülümsedi
ilk kez
sıcacık güz güneşi gibi
mavi gözlü sarı kız

eylül akşamları
kasvetli ve ağır ve karanlık
loş ve ıslak
kuytularda kalleş pusular
kör kurşunlar
kalleş
eylül akşamlarında son kez
ölürüm belki
kim bilir

Ömer Özyurt
Kayıt Tarihi : 14.9.2006 09:57:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Hikayesi:


Kemal’in sesiyle, daldığım hayalden uyandım. Yüzümün kızardığını hissettim. Bunca sıkıntının, bunca derdin arasında böyle burjuva hayalleri kurduğum için kendimden utandım. ....... Aslında, üçümüzün de morali bozuktu. Çünkü, geçen hafta, faşolar Abdi İpekçi’yi vurmuşlardı. “Ne olacak bu böyle yahu” dedim. “Bütün adamları öldürecekler mi? Kemal, “şerefsizler” dedi, rakı dolu bardağı hınçla alıp yarıya kadar içti. ....... “Kör, sağır ve dilsiz görünsek de, içimizde kabaran “katilsiniz” haykırışına artık engel olamıyorduk. Sorunlara sahip çıkma zamanı geldiğine inanıyorduk. Ölümün ve acının gerekçeleri üzerinde düşünmeye başlamıştık. Herkes kendi çözümüne doğru gidiyordu. Yelkeni rüzgar dolu tekneler gibi hesapsız bir gidişti bu.” (E.T.) “Başkentin, Ankara’nın göbeği olan Kızılay’da bombalı pankartlar asılıyor, sağdan-soldan patlama sesleri geliyordu. Gece yarılarına kadar cayır cayır silah sesleri duyuluyordu.” Böyle bir ortamda, az önce kurduğum hayale bir kez daha canım sıkıldı. ......... Dört bir yanımızı gözlerimizle ve duygularımızla iyice kontrol ettik. Çünkü, her an, her yerden, kapkara giysili, kapkara silahlı, kapkara yürekli insanlar karşımıza çıkabilirdi... NOT: Yukarıdaki anı 'Çinçin'deki Villa' isimli öykümden alınmıştır. 'Eylül Akşamları' isimli şiir, o zor günlerin duygu ve düşünceli ile yazılmıştır. Ö.ÖZYURT

Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Ömer Özyurt