Savurunca saçlarını
zamanın ve mekanın ötesine
Belirir yürekte bir devrim
ve damarlarımda intifada.
Bu delirmişcesine akan kan
Vücudumun duvarlarına
yazılan yazılar.
Ahh bu darağacı
Boynuma asılan ferman
masumiyet belgesi.
Bir eylül gecesi
yüreğime oturan bu ağırlığı
Vallahi Mecnun hissetmedi
Yarın belinde görmedi kırmızı kurdeleyi
Aşığın bağrında açar gül
kavuşamazsa har olur.
Bugün can dediğin
yarın en azılı ağyar olur.
Düşman cephesinin sanki ey sevgili
Her taarruzda vuruluyorum
öz yurdumda mahpusum
Kelepçeyle tutuluyorum
Toprak, üzerime örtülen yün bir yorgan
Yedi tepeyi ayaklarımın altına seren
seyir tepesinde
ılık ılık tenimi okşayan rüzgar
mırıldanır kulağıma
davudi bir ezgi gibi
yarin sesini de
Dokunur hayatıma.
Hangi yağmur temizler şimdi
şirke bulanmış kalbimi
Denizinde taş sektirdiğim
Bu rıhtımda söylediğim kinayeli ve kadim şarkım,
dillere pelesenk olmasın.
Yalnız senin için yazdım.
Sanma bu tepede adını zikrederken
gözyaşlarıma karışan yağmur,
Arındırır beni
bu büyük günahtan.
Gelir sorgu melekleri de ilkin adın sorulur.
Kayıt Tarihi : 4.11.2021 16:32:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Çok teşekkür ederim hocam sağolun var olun
Çok teşekkür ederim hocam sağolun var olun ancak biz henüz şiir okulunun bir talebesiyiz
TÜM YORUMLAR (3)