Ey! Yar Cennet kapısı, o saf kevser bakışın
Cihanda asla yoktur, değerinin sureti
Enez ruha ilaçtır, sözde nurlu nakışın
İşlendikçe canıma olur ömür minneti
Firar yazgıya tutsak, ay saklanmış gözlerde
Sevda yüklü umudun, yıldızlı şavkı vurur
Boynu daim eğdiren prangalı gizlerde
Aşkın asi sabası us yelkenini bürür
Yar duymazsan zârımı, bil yürekte âh olur
Zemheri sarıp cana, baharı ziyan etme
Ruhsat versen vuslata gecem çifte mâh olur
Dön yar aitliğine ebedi giryân etme
Söyle ruh-u güneşim helalliğin yok mudur?
Nazarda merteben bil dünya ahret eşliği
Bak hazan doğdu ömre vakit sanki çok mudur?
Dön kıble-i sevdaya niyet tamah hoşluğu
Fırtınada esersen yorulursun pek erken
Tutanın olmaz asla eleme kök salarsın
Yar sûkutu hanemde gel aşkım ile demlen
Gönlün mümtaz yerinde başkası yok bilirsin
Gözüm nuru, hicranım hadi bahtı yıkalım
Yüce dağdan bağrına yüzyıl uyku sereyim
Olur muhâl akıbet mümkün aşka akalım
Ömrün şu cihadında sarp zaferi dereyim
Ahde vefadır senden bir tek kalbi dileğim
Lûtfunla şu kalbime faslı baharlar düşer
Kabul etmezsen eğer, makbere can beleğim
Vicdana kara leke kalbine harlar düşer
14.07.2009
Kayıt Tarihi : 24.7.2009 21:24:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Tebrik,takdir ve saygı ile...
TÜM YORUMLAR (1)