Yokluğun yakıyor alevin kızılında
Ölümle dans ediyor gönül girdabında
Yaşanacak günler var,ben karanlığında
Gecem ağlar,sefil günüm doğmaz sabaha
Cehennemi yaşatma yar kanar bağrımda
Sensizlik ölümün kardeşi bu canımda
Kalplerinde aşk işaretiyle doğar kimileri... Yeryüzüne gönül indiremez onlar... Hayatı ve insanları anlarlar,hayata ve insanlara merhamet duyarlar,ama hayatın ve onun içindeki insanların yaşadıkları gibi yaşamazlar.
Aşk işareti ile doğanlar yaşarken dünyaya talip olmazlar...Bilirler ki ne isteseler,neyi ansalar,ne kazansalar aşkın dışında hiçbir şey avutmaz onları,teselli etmez...Gönüllü sürgündür onlar...Gizliden gizliye hissederler bunu...Sonsuz bir ışıktan kopup gelmişlerdir geldikleri yere...Kopup geldikleri ışığa inançları ne kadar büyükse,içlerinde ki acı da o kadar derindir...Bu acı hatırlatır onlara kopup geldikleri yeri...Bu acı hatırlatır onlara kim olduklarını ve niye varolduklarını...
Kalplerinde aşk işaretiyle doğsa da bazı günler yorulur insan karşılıksız sevgilerinden...Yorulur kendisini anlatamamaktan...Sevgilim der,sevgilim der,ama,sevgilim dediği yanında değildir,bilir...Bazı günler insan soluksuz kalır,içindeki sevgili olmasa bile karşısındakine deliler gibi sarılır...O olmadığını bile bile sonsuz bir umutsuzlukla sarılır...İnsan soluksuz kalmaya görsün,sevgili diye bütün yanlışlarına,bütün kaçışlarına,kendine yaptığı ihanetlere sarılır...İnsan bir kere içindeki aşktan umudunu kesmeye görsün,her şey olmak,her yere yetişmek için bu hayat düşer...Her şey olduğunu,her yere yetiştiğini sandığı anda,ortada kendisi yoktur artık...Kaybolmuşluğa çok yakındır...Kopup geldiği ışığa inancı azalmıştır...Daha az acı çekiyordur artık...Ama daha mutsuzdur eskisinden....Daha mutsuzdur,o ışığı acı çekerek özlediği günlerden...
Soluksuz kaldığım kendime bile sakladığım günlerden bir gündü...Kaybolmuşluğa yakındım...İçimdeki acı hızla eksiliyordu...Işık soluyordu,soluyordu tıpkı sesim gibi...Soluyordu içimdeki aşk işareti gibi...Öylesine kaybolmuştum ki bulamıyordum artık içimde neyi yitirdiğimi,neyi kirlettiğimi...Öyle uzaklaşmıştım ki kendimden,kendimi bulmak için birine ihtiyacım vardı...
Onunla nerede ve nasıl tanıştığımız önemli değil....Gerçekten değil...Kaybolmuş insanlar birbirini çabuk buluyor....Umutsuzluk umutsuzluğu çağırıyor...
Konuşmaya susamıştık...Sanki ikimizde dilini,kültürünü bilmediğimiz uzak ülkelerden henüz dönmüş gibiydik bu ülkeye...Oysa böyle bir şey yoktu...Hep buradaydık...Hep o ışığımızdan kaybolduğumuz yerde...O ışığı orada bırakıp bu dünyaya,bu hayata gönül indirdiğimiz,her şey ve her yerde olduğumuzu sandığımız yerde...Hep o soluksuz kaldığımız yerde...Daha vakit var,o ışığa sonra dönerim, dediğimiz bu yerdeydik ikimizde...
Devamını Oku
Aşk işareti ile doğanlar yaşarken dünyaya talip olmazlar...Bilirler ki ne isteseler,neyi ansalar,ne kazansalar aşkın dışında hiçbir şey avutmaz onları,teselli etmez...Gönüllü sürgündür onlar...Gizliden gizliye hissederler bunu...Sonsuz bir ışıktan kopup gelmişlerdir geldikleri yere...Kopup geldikleri ışığa inançları ne kadar büyükse,içlerinde ki acı da o kadar derindir...Bu acı hatırlatır onlara kopup geldikleri yeri...Bu acı hatırlatır onlara kim olduklarını ve niye varolduklarını...
Kalplerinde aşk işaretiyle doğsa da bazı günler yorulur insan karşılıksız sevgilerinden...Yorulur kendisini anlatamamaktan...Sevgilim der,sevgilim der,ama,sevgilim dediği yanında değildir,bilir...Bazı günler insan soluksuz kalır,içindeki sevgili olmasa bile karşısındakine deliler gibi sarılır...O olmadığını bile bile sonsuz bir umutsuzlukla sarılır...İnsan soluksuz kalmaya görsün,sevgili diye bütün yanlışlarına,bütün kaçışlarına,kendine yaptığı ihanetlere sarılır...İnsan bir kere içindeki aşktan umudunu kesmeye görsün,her şey olmak,her yere yetişmek için bu hayat düşer...Her şey olduğunu,her yere yetiştiğini sandığı anda,ortada kendisi yoktur artık...Kaybolmuşluğa çok yakındır...Kopup geldiği ışığa inancı azalmıştır...Daha az acı çekiyordur artık...Ama daha mutsuzdur eskisinden....Daha mutsuzdur,o ışığı acı çekerek özlediği günlerden...
Soluksuz kaldığım kendime bile sakladığım günlerden bir gündü...Kaybolmuşluğa yakındım...İçimdeki acı hızla eksiliyordu...Işık soluyordu,soluyordu tıpkı sesim gibi...Soluyordu içimdeki aşk işareti gibi...Öylesine kaybolmuştum ki bulamıyordum artık içimde neyi yitirdiğimi,neyi kirlettiğimi...Öyle uzaklaşmıştım ki kendimden,kendimi bulmak için birine ihtiyacım vardı...
Onunla nerede ve nasıl tanıştığımız önemli değil....Gerçekten değil...Kaybolmuş insanlar birbirini çabuk buluyor....Umutsuzluk umutsuzluğu çağırıyor...
Konuşmaya susamıştık...Sanki ikimizde dilini,kültürünü bilmediğimiz uzak ülkelerden henüz dönmüş gibiydik bu ülkeye...Oysa böyle bir şey yoktu...Hep buradaydık...Hep o ışığımızdan kaybolduğumuz yerde...O ışığı orada bırakıp bu dünyaya,bu hayata gönül indirdiğimiz,her şey ve her yerde olduğumuzu sandığımız yerde...Hep o soluksuz kaldığımız yerde...Daha vakit var,o ışığa sonra dönerim, dediğimiz bu yerdeydik ikimizde...
uff cok guzel yaa tebrikler nasil da icten yazilmiss...kaleminize saglik..
tebrikler Eylem kaleminizin mürekkebi sevdayla dolsun
sevdaya dair kana dokunmadan vursun da vursun yareler dayanır acıya
yeterki o tatlı canın sağolsun
Yar gözlerim hayalinin battığı yerde
Ömrümden canımı verdim sevdan nerede
Ben ki aşkına eşkıya olduğum halde
Hançer vurdum,dönülmezdir sözüm ey yare...
SÖZÜMÜZDE O YÂRE , ÖZÜMÜZDE O YÂRE feda olsun.tebrik ediyor bende 'EY YÂR'imle nazire yapmış olayım.saygı ve selamlar..
Ey yâr
Leylin hüzzamında özüm seni söyledi
Hasret akşamında sazım seni söyledi
Bin yanmanın ardından
Yüreğimin korunda sözüm seni söyledi.
Ey yâr
Mevsimlerin gül yüzünde yazım seni söyledi
Seni içmemin özünde nazım seni söyledi
Bin türkünün ardından
İçimi yakıp kavuran sızım seni söyledi
Ey yâr
Sevda dağının yücesinde Leyla seni söyledi
Ferhat’ın her hecesinde Şirin seni söyledi
Bin ölmenin ardından
Toprağından can bulan gülün seni söyledi
Ey yâr
Gecenin bitiminde şafak seni söyledi
Ay yıldızın ışığında bayrak seni söyledi
Bin ayazın ardından
Gonca gonca dürülen yaprak seni söyledi
24/08/09 Metin HANLIOĞLU (Meçhuli)
Tutkulu ve gizemli bir aşk temasıyla yazılmış, buram, buram sanat kokan nefis bir şiir. Şaire kardeş yüreğine sağlık. Listemde P.tam.
Anlamlı bir şiir okudum gönül sayfanızdan.Kutluyorum.
DERİN ÇOK DERİN ..AMA ÇIĞLIK...ATEŞ ADI AŞK...HARİKA MISRALAR...ÖYLE ETKİLİ Kİ..
KUTLARIM...YÜREKTEN ..SAYFAMDASINIZ
Yar gözlerim hayalinin battığı yerde
Ömrümden canımı verdim sevdan nerede
Ben ki aşkına eşkıya olduğum halde
Hançer vurdum,dönülmezdir sözüm ey yar
Tebrikler, anlamlı ve içten gelen samimi duygularla yazılan harika bir şiir ,kutlarım.Esenlikler dilerim.APARI
kendi yaşadıklarımı buldum bu şiirde çok güzel çok beğendim tebrikler...
Bu sevda şiirinde hüznün dorukta olduğunu görüyorum. Belli ki, sevgili şair çok sitemkar....
Duygu bütünlüğü ve anlam derinliği çıtası yükseklerde.
Keyifle okudum. Tebrikler.
Tam Puan + Ant.
Sevgilernimle....
Nafi Çelik
İçimde dinmez bir değil,bin yangın hala
Vurgun yedi dağım o hüzün yağmurunda
denilecek denmiş bu konuda da...
mustafa yılmaz
ant+10
Bu şiir ile ilgili 34 tane yorum bulunmakta