Hayatımı ilmi halde okurken
Dinimizin şartı beşti eyvah ey
Yıllar sessiz nehir gibi akarken
Seven vardı sevgi hoştu eyvah ey
Yaşam tatlı dünya zevki malında
Kuşlar yuva kurmuş ağaç dalında
Kalplerinde aşk işaretiyle doğar kimileri... Yeryüzüne gönül indiremez onlar... Hayatı ve insanları anlarlar,hayata ve insanlara merhamet duyarlar,ama hayatın ve onun içindeki insanların yaşadıkları gibi yaşamazlar.
Aşk işareti ile doğanlar yaşarken dünyaya talip olmazlar...Bilirler ki ne isteseler,neyi ansalar,ne kazansalar aşkın dışında hiçbir şey avutmaz onları,teselli etmez...Gönüllü sürgündür onlar...Gizliden gizliye hissederler bunu...Sonsuz bir ışıktan kopup gelmişlerdir geldikleri yere...Kopup geldikleri ışığa inançları ne kadar büyükse,içlerinde ki acı da o kadar derindir...Bu acı hatırlatır onlara kopup geldikleri yeri...Bu acı hatırlatır onlara kim olduklarını ve niye varolduklarını...
Kalplerinde aşk işaretiyle doğsa da bazı günler yorulur insan karşılıksız sevgilerinden...Yorulur kendisini anlatamamaktan...Sevgilim der,sevgilim der,ama,sevgilim dediği yanında değildir,bilir...Bazı günler insan soluksuz kalır,içindeki sevgili olmasa bile karşısındakine deliler gibi sarılır...O olmadığını bile bile sonsuz bir umutsuzlukla sarılır...İnsan soluksuz kalmaya görsün,sevgili diye bütün yanlışlarına,bütün kaçışlarına,kendine yaptığı ihanetlere sarılır...İnsan bir kere içindeki aşktan umudunu kesmeye görsün,her şey olmak,her yere yetişmek için bu hayat düşer...Her şey olduğunu,her yere yetiştiğini sandığı anda,ortada kendisi yoktur artık...Kaybolmuşluğa çok yakındır...Kopup geldiği ışığa inancı azalmıştır...Daha az acı çekiyordur artık...Ama daha mutsuzdur eskisinden....Daha mutsuzdur,o ışığı acı çekerek özlediği günlerden...
Soluksuz kaldığım kendime bile sakladığım günlerden bir gündü...Kaybolmuşluğa yakındım...İçimdeki acı hızla eksiliyordu...Işık soluyordu,soluyordu tıpkı sesim gibi...Soluyordu içimdeki aşk işareti gibi...Öylesine kaybolmuştum ki bulamıyordum artık içimde neyi yitirdiğimi,neyi kirlettiğimi...Öyle uzaklaşmıştım ki kendimden,kendimi bulmak için birine ihtiyacım vardı...
Onunla nerede ve nasıl tanıştığımız önemli değil....Gerçekten değil...Kaybolmuş insanlar birbirini çabuk buluyor....Umutsuzluk umutsuzluğu çağırıyor...
Konuşmaya susamıştık...Sanki ikimizde dilini,kültürünü bilmediğimiz uzak ülkelerden henüz dönmüş gibiydik bu ülkeye...Oysa böyle bir şey yoktu...Hep buradaydık...Hep o ışığımızdan kaybolduğumuz yerde...O ışığı orada bırakıp bu dünyaya,bu hayata gönül indirdiğimiz,her şey ve her yerde olduğumuzu sandığımız yerde...Hep o soluksuz kaldığımız yerde...Daha vakit var,o ışığa sonra dönerim, dediğimiz bu yerdeydik ikimizde...
Devamını Oku
Aşk işareti ile doğanlar yaşarken dünyaya talip olmazlar...Bilirler ki ne isteseler,neyi ansalar,ne kazansalar aşkın dışında hiçbir şey avutmaz onları,teselli etmez...Gönüllü sürgündür onlar...Gizliden gizliye hissederler bunu...Sonsuz bir ışıktan kopup gelmişlerdir geldikleri yere...Kopup geldikleri ışığa inançları ne kadar büyükse,içlerinde ki acı da o kadar derindir...Bu acı hatırlatır onlara kopup geldikleri yeri...Bu acı hatırlatır onlara kim olduklarını ve niye varolduklarını...
Kalplerinde aşk işaretiyle doğsa da bazı günler yorulur insan karşılıksız sevgilerinden...Yorulur kendisini anlatamamaktan...Sevgilim der,sevgilim der,ama,sevgilim dediği yanında değildir,bilir...Bazı günler insan soluksuz kalır,içindeki sevgili olmasa bile karşısındakine deliler gibi sarılır...O olmadığını bile bile sonsuz bir umutsuzlukla sarılır...İnsan soluksuz kalmaya görsün,sevgili diye bütün yanlışlarına,bütün kaçışlarına,kendine yaptığı ihanetlere sarılır...İnsan bir kere içindeki aşktan umudunu kesmeye görsün,her şey olmak,her yere yetişmek için bu hayat düşer...Her şey olduğunu,her yere yetiştiğini sandığı anda,ortada kendisi yoktur artık...Kaybolmuşluğa çok yakındır...Kopup geldiği ışığa inancı azalmıştır...Daha az acı çekiyordur artık...Ama daha mutsuzdur eskisinden....Daha mutsuzdur,o ışığı acı çekerek özlediği günlerden...
Soluksuz kaldığım kendime bile sakladığım günlerden bir gündü...Kaybolmuşluğa yakındım...İçimdeki acı hızla eksiliyordu...Işık soluyordu,soluyordu tıpkı sesim gibi...Soluyordu içimdeki aşk işareti gibi...Öylesine kaybolmuştum ki bulamıyordum artık içimde neyi yitirdiğimi,neyi kirlettiğimi...Öyle uzaklaşmıştım ki kendimden,kendimi bulmak için birine ihtiyacım vardı...
Onunla nerede ve nasıl tanıştığımız önemli değil....Gerçekten değil...Kaybolmuş insanlar birbirini çabuk buluyor....Umutsuzluk umutsuzluğu çağırıyor...
Konuşmaya susamıştık...Sanki ikimizde dilini,kültürünü bilmediğimiz uzak ülkelerden henüz dönmüş gibiydik bu ülkeye...Oysa böyle bir şey yoktu...Hep buradaydık...Hep o ışığımızdan kaybolduğumuz yerde...O ışığı orada bırakıp bu dünyaya,bu hayata gönül indirdiğimiz,her şey ve her yerde olduğumuzu sandığımız yerde...Hep o soluksuz kaldığımız yerde...Daha vakit var,o ışığa sonra dönerim, dediğimiz bu yerdeydik ikimizde...
Günümüzde ne yazık ki bazılarının alkışlaması ile ünlü olmuş pek çok şairin vıraklaması, cıvaklaması şiir olarak önümüze konuyor.
'Tutar gölge eden dalı keseriz,
Elin sözü ile dosta küseriz.'
Bütün mısralarda olduğu gibi bilhassa bu iki mısra hikmetli söz olarak kayıt altına alınacak sözler.
Şiirin tamamı da ders kitaplarında yer alacak seviyede bir şiir.
Dünyanın boş ve fani olduğuna gelince, o da galiba gerçek Bâki olanın bilinmesi için.
Sizi bütün samimiyetimle kutluyor ve alkışlıyorum.
Üstadım, destur diyorum. Eğer şiirinize zarar vermeyecekse, hoşgörünüze güvenerek iki acı soğanla sofranıza oturmak istiyorum.
Çok güleni gördüm içinde hicrân,
Çok kâşane gördüm her yanı virân.
Ağıtlar yakıyor gördüğüm seyrân
İki gözden biri yaştı eyvah ey!
Çılgın derya idim şimdi duruldum,
Yeşil yaprak idim yandım kavruldum.
Arkasından koşa koşa yoruldum
Kervan karşı dağı aştı eyvah ey!
Umduğunuz neyse Rabbim sizi onunla sevindirsin.
Sağlık ve esenlikler diliyor, saygılar sunuyorum efendim.
Tam bir aşık tarzı örneği...Ritim, vurgu,duraklar, ahenk...mükemmel...Anlam, ifade tam usta işi...Düşündüren ,duygulandıran ve coşturan bir şiir...Tebrikler Tuncay Bey...
kabirde gözlerimizi açıp doğrulmaya yeltendiğimizde kafamız çarpacak ve ey vah diyeceğiz ama çok geç olacak derdi annem gerçekten de öyle olacak... Kalp kırmadan, kul hakkı yemeden yaşamak ve ey vah dememek için çabalamak en güzeli...
bu güzel şiir için teşekkürler hocam saygılar
Ey vah ey
Hayatımı ilmi halde okurken
Dinimizin şartı beşti eyvah ey
Yıllar sessiz nehir gibi akarken
Seven vardı sevgi hoştu eyvah ey
Yaşam tatlı dünya zevki malında
Kuşlar yuva kurmuş ağaç dalında
Anneler bebeği sallar kolunda
Yolumuz gurbete düştü eyvah ey
Rüzgar gibi yönden yöne eseriz
Tutar gölge eden dalı keseriz
Elin sözü ile dosta küseriz
Başımızı yaran taştı eyvah ey
Bitmez arzu ile nefis birleşti
Gerçekleri gören gözler körleşti
Gönül bağımıza baykuş yerleşti
Dalımızda öten kuştu eyvah ey
Sadık yar dediğin o yüzü serin
Öyle bir sevda ki kuyusu derin
Yaz baharı bitti var mı haberin
Son baharın sonu kıştı eyvah ey
Kimi yok der gözüm dünya malında
Bir eli yağında biri balında
Harcadık ömür’ü nefsin yolunda
Yolumuz yolundan şaştı eyvah ey
Kimse baki değil bur da kalmaya
Açılan gülümüz başlar solmaya
Tuncayım hazırlan yolcu olmaya
Bu dünyanın sonu boştu eyvah ey
Tuncay Akdeniz
Okunup ders alınacak muhteşem bir şiir kalemine emeğine sağlık sevgi ve saygılarımla .Cihat Alanbay
Her kıt'ası ayrı bir ders,ayrı bir güzellik.Yüreğine saglık sevgili Tuncay bey kardeşim...Bir hayat verilmiş hay'dan geldi,huy'a gidiyor.Arada bir durup düşünürsek ne ala.Eyvah ki ne eyvah.Her an hazır olanlara ne mutlu.Selam ve sevgilerimle kardeşim.
Harika! Can-ı gönülden tebrikler. Saygılarımla.
Sadık yar dediğin o yüzü serin
Öyle bir sevda ki kuyusu derin
Yaz baharı bitti var mı haberin
Son baharın sonu kıştı eyvah ey
Eyvahki ne eyvah
çok nefis bir şiir üstadım
yürekten tebrik ederim
selam ve duam ile
ANKARA RÜZGARI GURUBU
Son nefesi 'Eyvah'sız verebilmek umuduyla...
Selamlarımla...
Eyvah ki ne ayvah! Allah sonumuzu hayırlı etsin. Toplumsal yönlü bu şiirin şairi olan Tuncay abime hürmetlerimle. - UĞUR BENEK
yaradan yolun sonunda eyvah diyenlerden eylemez inşallah
hıfzı özbekmez
Bu şiir ile ilgili 32 tane yorum bulunmakta