Göğsünü açıp gelen! Zorlu kışları geriden bırakan
Düşlerimde çiçeklenen, ruhumda yeşeren
Bereketin, bolluğun tanrıçası olan
Sınırsız gülüşüyle
Güller kokan
Onca ölmlerimden sonra
Beni yaşama taşıyan
Dirilişim
Mavi göğün parçası
Ülkemin
Baharı, yazı
Nemli gözlerimdeki
Umudum
Harlanmış bedenimde
Dicle, Fırat ol ak içime
Karşı koyamayacağım
Arzu gibi
Her an dudaklarımda keyfince coş, beni sarhoş eyle
Ey sabaha tutunan, şafağa dönüşe benim sevdam
Tüm gecelerimin dolunayı, mehtabı
Yüreğimde şiirleşen
Ölümsüzleşen
Derinden derine içime akan
Dünüm, bugünüm, yarınım
Duygumun kaynağı olan açelyam
Ey sevdiceğim Mezopotamya güzeli kollarınla sar beni
Hatırlamıyorum kaç zulüm kaç talan kaç ölüm yaşadım
Yanarken yüreğim, sen olmayınca
Ey varoluşu Mezopotamya gibi
Sevda olan güzelim
Özlemini çektiğim Munzur gibi Mutluluğun ateşi ol bana
17.10.2016
İstanbul
Kayıt Tarihi : 17.10.2016 19:55:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
TÜM YORUMLAR (1)