ey para sevmiyorum seni
varlığın azdırır köhne bedenleri
kudurtur açgözlü zalimleri
yokluğun süründürür alnı terli işçileri
kudretin titretir alemleri
ama yoktur vicdanının adaleti
ey para sevmiyorum seni
yüz sorudan doksan dokuzunun cevabısın
kapıları açan sihirli bir anahtarsın
sabah akşam peşinden koşulansın
düşlerde bile rahat bırakmazsın
merdi namerde muhtaç edensin
oysa tek içimlik mutluluk etmezsin
ey para sevmiyorum seni
insanlar birbirine girdi icad oldun olalı
bir veba gibi sardın, ayarttın akılları
seni kazanmak için sattılar silahları
çıkarttın savaşları, aldırdın canları
şimdi kan gölü dünya
bir işe yaradığını sanma
sadece havlattın sokaktaki köpekleri
ey para sevmiyorum seni
beş kuruşluk namusun vardı
onu da kirletti üç kuruşluk yosmalar
ve gözü dönmüş pezevenkler
ve yüksek katlı plazalardaki hırsızlar
ve borsalardaki açgözlü Soros’lar
ve aşkı satın almaya kalkan görmemişler
ey para sevmiyorum seni
aldanma ceplerim boş diye
cebi dolu boşlardan iğreniyorum diye
sana güvenip, sensizleri horluyorlar diye
sömürgecilerin kucağına oturdun diye
sömürülenleri yollara düşürdün diye
toplumu sınıflara ayırıp, böldün diye
hepsinden öte
yüreği yanık sevdalıları ayartıp
yatlara, katlara kandırdın diye
ey para sevmiyorum seni
Wall Street sokaklarında tanrı gibisin
kralın başında taçsın
Amerika’da başkansın
onurlu her adamdaysa bir hiçsin...
Kayıt Tarihi : 6.10.2008 10:10:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!