Beni bu eylül öldürecek
Bir aşk kadar zehirli,bir orospu kadar güzel.
Zina yatakları kadar akıcı,terkedilişler kadar hüzünlü.
Sabah serinlikleri; yeni bir aşkın haberlerini getiren
eski yunan ilahelerinin bağbozumu rengi solukları kadar ürpertici.
Öğlen güneşleri; üzüm salkımları kadar sıcak.
Devamını Oku
Bir aşk kadar zehirli,bir orospu kadar güzel.
Zina yatakları kadar akıcı,terkedilişler kadar hüzünlü.
Sabah serinlikleri; yeni bir aşkın haberlerini getiren
eski yunan ilahelerinin bağbozumu rengi solukları kadar ürpertici.
Öğlen güneşleri; üzüm salkımları kadar sıcak.
İsra suresinde Beyt-el Makdisten-Kudüs'ten- bahis yoktur mübarek kardeşim. Orada Allah'ın kullarından bir kulunu uzak bir mescide geceleyin yürüttüğü yazılıdır. Yoksa ne Burak'tan ne Refref'ten ne Kudüs'ten ne de göklere uçmaktan bir bahis vardır. Dinler tarihi hocalarının araştırmalarına göre gidilen uzak mescid Mekkeye 4-5 saat yaya yürüyüşü mesafesindeki Ciranedeki mescid-i Hayf'tır. Bunu bizzat gidip dönerek mevzuya Hak-el yakin muttali olan hocamız anlattı. Hem o dönemde Kudüste mescid falan yoktu ki hangi mescide gidilsin. Orası boş ve hali çöplerle kaplı bir meydandı. Ömer-el Faruk Kudüs'ü fethettiği zaman namazı o çöplüğü süpürttürüp orada kıldırmıştır.O sizin mescid-i Aksa sandığınız mescidin her ikisi de Emeviler döneminde yapılmıştır. Yani Resulullah-sav- oraya uçmamıştır ve yürümemiştir zaten yürünecek bir mescid de yoktu.Lütfen biraz tarih okuyun! Ayrıca bu konuyu İsra suresinin 90,91,92 ve 93. ayetleri bizzat yalanlamaktadır. Yine Enam suresi 35. ayeti de böyle bir şeyin vukuunun olamayacağını beyan etmektedir. Lütfen bir de onlara bakınız!
Hayırlı çalışmalar.
Bu şiir ile ilgili 1 tane yorum bulunmakta