Asırlar onun târihini yazmaya uğraşmıştı,
Bir şâhin ki ebedî, ona zafer muştulamıştı,
Ezelde şanlı idi, ebedde de olacaktı,
Bütün dünya pürdikkat ona selam duracaktı!
Bir kudretti ki sığmadı, taştı bütün dünyaya,
En sık ormandan tut, en geniş ovalara,
Yüce ufkunu sezmeye kimsenin gücü yetmedi,
Tüm âdemoğlu onun hâmîliğini bekledi.
Bir nur vardı ki göğsünde, büsbütün parlak,
Her zilleti haiz olan kıskandı sıkınarak,
Çağlar dahi onun nur kılıcıyla bölündü,
Heyhât, işte o milleti cânîler sömürdü!
Ne kadar kötülük varsa, takıldı millet peşine,
Öyle bir buhran ki, rastlanmaz eşine...
Hatta bir zaman ki, her ferdi can verdi,
Bakılmadan yaşına, onuna, on beşine.
Fakat ne yüce ruhtu ki, "Diriyim!" dedi birden,
Son bir güçle düşmanına atıldı o yeniden,
Gel gör ki, felaket dışta değil içte idi,
Tahkîki, taklîde bıraktığımız yerdeydi...
İşte o îmânın kudretidir bizlere tek hâcet,
Lazım olan odur, doğrulacaksa bir millet,
Yürekler pâk olacaksa ancak O'nunla olur,
Dil tevbekâr, kalp mahzûn, gönül O'nunla yoğrulur.
Ey koca millet, uyan, kediler sırtlan oldu!
Yüce dağlar çukurluk, ayaklarsa baş oldu!
Buhranların içinde kaybolmuş o insanlar,
Senin emîn kılıcınla teşrîfini bekliyorlar!
Ey canımdan çok sevdiğim milletim,
Îmânın sancağı yere düştü de gitti!
O sancak gönlü geniş yiğitleri bekliyor,
Sen "sen" ol, sen o ol, kaldır onu şimdi!
Kayıt Tarihi : 2.1.2023 02:07:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Şiir, Türk milletinin son yüzyıllarda süregelen ve bitmek bilmeyen sıkıntılarının kaynağını, daha sonra da bu sıkıntılardan kurtulabilmesinin yegane yolunu anlatmaktadır. Şaire göre, Türk milleti tarihinde çok büyük bir millettir ve bütün dünya onun adaleti ve yeryüzünde tesis ettiği nizamdan bir şeyler ummaktadır. Fakat daha sonra o millet çok mühim bir değerini, "göğsündeki nuru", yani imanını kaybetmiş ve kötülüklere, bir başka deyişle günahlara dûçar olmuştur. Tarihî serüveninde en sonun caniler tarafından yenilecek bir noktaya gelen bu millet, en sonunda hükmünü ortaya koyabilmiş ve onlara bir dur diyebilmiştir. Fakat dertler bununla bitmemiştir, zira problem başka bir yerdedir. Sıkıntı ve belalardan kurtulmak için gerekli olan, milletçe kaybedilen tahkîkî imanın geri kazanılması ve herkesin tevbeye durmasıdır. Bu milletin ayağa kalkması mühimdir, zira onun gibi dünyada bir düzen tesis edebilecek ve kanatları altında insanlara adalet ve huzur şerbetleri ikram edebilecek bir milletin yolunu bütün insanlık hasretle gözlemektedir. Dünyadaki dinmek bilmeyen acı ise, bunun en büyük şahididir. Şiirde Çanakkale ve Kurtuluş savaşı da belli bir nispette anlatılmıştır.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!