Ey Kalbimin Güneşi - Garib Çoban
Düşüncelerini uyut ki, kalbinin Ay’ına gölge düşürmesinler!.
Her insanın kalbinde bir ay var, onunla dost olmayı öğren!.
Sana aşık olan dillerim, gözyaşımda saklısın ayrıldım gülermi yim?..
Hakkı zikreyler sevdam, durmadan yanar ateşi aşka sen gittin gideli.
Gül bahane ağla gözlerim mevla kerimdir.
Ey yar, sen iyi olduğuma inanırken ben en kötü anlarımı yalnız ve sensiz geçirdim.
Nasıl da öldürüp tüketiyorsun kendini bende.
Neredeyse yaşayacaktın!..
Ben seni çok uzun süre bekledim.
Bu ayrılık senin için birkaç aydı belki.
Ama benim için uçsuz bucaksız, dipsiz bir yusufi kuyuya atılıp terkedilmişlik hissinden başka bir şey değildi.
Ey yar, sen iyi olduğuma inanırken ben en kötü anlarımı yalnız ve sensiz geçirdim.
Dur yavaş söyle, hatırlarmısın ekmeğini tuza banıp yer gibi seven yanlarımı.
Kederdeyim ey yar, güneşin unutulduğu, yıldızların tutulduğu şems vaktindeyim.
Garibin sözü, aşkımız ne güzeldi, götür benide Hicret’ine derken.
Sen gittin, can gitti işte bana hasret kaldı ruhun.
İnsanın özleyebileceği nihai ve en yüksek hedef, sevgidir.
Ey yar, sen iyi olduğuma inanırken ben en kötü anlarımı yalnız ve sensiz geçirdim.
İnsanın sevgiyle ve sevgi içinde kurtuluşu.
İlk bakışındaki gülü soldurmadım, hep yeniden suladım gözyaşlarıyla.
Yorgunum sevdam geçemedi gönül köprüsünü.
Kaybolurken mehtap tahammülün bittiği noktadayım ey yar.
Şarkılar sessiz ve gönül sensiz ağladı.
Ey yar, sen iyi olduğuma inanırken ben en kötü anlarımı yalnız ve sensiz geçirdim.
Gittiğinde anladım, aşkımız ne güzeldi.
Yaşanması gereken ne var? diye sordum, Âşk dedi!.
Ruhun olduğu için zihninin ötesindeki boşluğu hisset.
Bu yol beni öldürebildi ama onu iyileştirdi.
Kaç kere? diye sordum!.
Bin kere dedi, milyon kere Âşk!.
Ey yar, sen iyi olduğuma inanırken ben en kötü anlarımı yalnız ve sensiz geçirdim.
Teheccüt vakti fazla yaklaşma, ey can!..
Şems vakti yüreğimin ateşi, seni de yakar!.
Çarenin çaresizliğe biat ettiği, gam fırtınasının en sert estiği yerdeyim!.
Sen gittin gideli aylar Muharrem oldu gönlüme.
Şems vakti yüklenmişim gam yükünü, gidiyorum teheccüt vaktine.
Ey yar, sen iyi olduğuma inanırken ben en kötü anlarımı yalnız ve sensiz geçirdim.
Sevgi, elindeki gönülü aşk için işleyen bir sanatkâr gibidir.
Sanatkârdan farkı ise işlediği malzemeye birkaç hafta değil bir ömür emek vermesidir.
Bu emek ayrıca daha çok sabır ister, daha çok dikkat ister.
Neticede ise ortaya Huu diyen hazreti insan çıkar.
Cennet sensizse affına muhtacım Kevser’inden içmek için.
Ey yar, sen iyi olduğuma inanırken ben en kötü anlarımı yalnız ve sensiz geçirdim.
Kalbimin sesini duymazdın ki sen.
Sana aşık olan dillerim, bütün dünyaya küskündüm.
Telafisi yoktu gidişinin, kaç geceyi yaktım bir bilsen beraat kandili diye.
Kendimle konuşmaktan korkuyorum, ne söylersem söyleyim sanki, dönüp dolaşıp yine beni vuracak!..
Canımdan bir parçaydın, gittin gideli bir utandım kendimden aşk şimdi bana ne der?..
Ey yar, sen iyi olduğuma inanırken ben en kötü anlarımı yalnız ve sensiz geçirdim.
Şems vakti g/özlerinin içine bakabilirim.
Ama senin derinliklerine ulaşamam.
Izdırabın bamtelini yokladığı demde!.
Engin bir bilinç ve derin bir yürek için acı her zaman gereklidir.
Ne acı bu denli geç rastlamak sana.
Ey yar, sen iyi olduğuma inanırken ben en kötü anlarımı yalnız ve sensiz geçirdim.
Dost haliyle hallenip kendi hâlini terk et.
İnsan neslini sorarsın, insana rast gelesin.
Özünde gizli yok, karşılıksız sevgi ile kendini kendine sor.
Salavatlarla sevgilinin hâliyle hallenmeden ona ulaşılmaz!..
Doğrusu biz Allah'a aidiz ve sonunda yine O'na döneceğiz. Bakara, 156)
Ben bu ayette senin için âh çektim, âh!..
Ey yar, sen iyi olduğuma inanırken ben en kötü anlarımı yalnız ve sensiz geçirdim.
Ve böylesine erken ayrı kalmak sonunda.
Neden bir kere değil? diye sordum!.
Senin kaybetmeye korktuğun hiç bir şey korkulacak birşey değildir.
Kendi özünü kaybetmediğin sürece her şey yerine gelir, yenilenir.
Sen geldin, aklımda bahar, gönlümde aşk doğuyor.
Ey yar, sen iyi olduğuma inanırken ben en kötü anlarımı yalnız ve sensiz geçirdim.
(Y.ed - Hasbihallerim Albümü)
Kayıt Tarihi : 12.3.2023 15:10:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Tebessüm bedavadır. Vereni üzmez, alanı mutlu eder. (Hz. Pir Kavli Şems-i Tebriz’i k.s)

İnsan neslini sorarsın, insana rast gelesin.
Özünde gizli yok, karşılıksız sevgi ile kendini kendine sor.
Salavatlarla sevgilinin hâliyle hallenmeden ona ulaşılmaz!..
Muradımız aşk olsun...
Kutlarım Üstadım,
Değerli kaleminizden nice şiirlerinize,
Sağlıcakla şen ve esen kalınız,
En içten selam ve saygılarımla.
Bahardır, mevsim ne olursa olsun...
Sevmenin de işareti,
"Hasreti dindiren..."
İçi doluydu yine,
Tebrikler Engin Bey.
yürürken veya bir sahil kenarında bu GECİKMEYE
rastlarsınız Hayatın ne kadar çabuk işlediğini , dün
ile bugünün arasındaki inanılmaz uçurumu
görürsünüz. Sonra kendi kendinize "ben de bazı
şeyleri hak etmiştim canım dersiniz., Oysa çok da istemiştim"
dersiniz. Ama hepsi birer nafile cümlelerdir, iç geçirmeler
olarak kalacak demektir. Ömrün keşkelere tahammülü
yoktur....
Aşk aranmalı elbette ama rastladığınız yer nasip işidir.
Orada sevgiyi sevecek nefretten nefret edeceksiniz.
Üstadım harıkaydı.. müstefid olduk.Çok çok teşekkürler.
TEBRİKLERİMİ SUNARIM SAYIN DEMİRCİ
Saygı ile
Küçük kız, hüzünlü bir yabancıya gülümsedi. Bu gülümseme adamın kendisini daha iyi hissetmesine sebep oldu. Bu hava içinde yakın geçmişte kendisine yardım eden bir dosta teşekkür etmediğini hatırladı. Hemen bir not yazdı, yolladı.
Arkadaşı bu teşekkürden o kadar keyiflendi ki, her öğlen yemek yediği lokantada garsona yüklü bir bahşiş bıraktı. Garson, ilk defa böyle bir bahşiş alıyordu. Akşam eve giderken, kazandığı paranın bir parçasını her zaman köşe başında oturan fakir adamın şapkasına bıraktı.
Adam öyle ama öyle minnettar oldu ki… İki gündür boğazından aşağı lokma geçmemişti. Karnını iki günden beri ilk defa doyurduktan sonra, bir apartman bodrumundaki odasının yolunu ıslık çalarak tuttu. Öyle neşeliydi ki, bir saçak altında titreyen köpek yavrusunu görünce, kucağına alıverdi.
Küçük köpek gecenin soğuğundan kurtulduğu için mutluydu. Sıcak odada sabaha kadar koşuşturdu. Gece yarısından sonra apartmanı dumanlar sardı. Bir yangın başlıyordu. Dumanı koklayan köpek öyle havlamaya başladı ki, önce fakir adam uyandı, sonra bütün apartman kalktı.
Anneler, babalar dumandan boğulmak üzere olan yavrularını kucaklayıp, ölümden kurtardılar.
TÜM YORUMLAR (5)