Bu haziran ayında kaybettiğim anneanneme vefatını haber alınca yazdığım karalama:
Güneş yüklerin kadar ağır olsaydı
Göğün yüzü çatlardı suya hasret toprak gibi
Yüreğime kundak olan şefkatinin zerresi yağsa çöle
Üzerini solmak bilmeyen çiçekler vatan tutardı
Sen gittin ha? Güzel sandığım hayat açtı duvağını
Palavracı umutlar sahtekar hayaller . . .
Tuzak kuran akrep pusuya yatmış yelkovan . . .
Gözlerimi sokan kirpiklerim, boğazımı canice sıkan kalbim . . .
Dikenlerin ufkunda gül var sanırdım, kurdun çiğnediği körpe ceylanın kalbiymiş meğer!
Zannederdim ki şafağın kızılı hayatın kınasıydı türkülerle yakılmış,
Meğer gerçeğin hançerinden damlayan kanlarmış
o gelincik tarlası
göğsümüzü damla damla delip geçen!
Ey Dayanağım Ey Kadın!
Yeşil gövdemi kuruttu hatıraların yadın!
“Tutunma” denen kör tıfıl tarafından
Bu kuru ağaca kazındı adın!
Kerem Kervan
Kerem KervanKayıt Tarihi : 10.8.2019 02:46:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!