Yazılarım (ey insanlık nereye!)

Ülkemizde ve tüm dünyada son dönemde geçirdiğimiz evreler, yeni bir neslin hayata, siyasete ve geleceğe hakim olduğunu veya olacağını gösteriyor.

Düne, bu güne ve yarına, hülasa hayata bakışının bizim gibi olmadığı açık.

Dünya atlasında sınırlar kaldırılmış! beyinle vücut birbirinden ayrılmış, akıl bir yerde, vücud bir yerde. Sanki hayat yeni evresine, yeni bir düzlemde devam ediyor.

Müthiş hızlı bir dönüşüm içindeyiz. Dünü sorgulayamadan yarını planlıyoruz. Yaptığımız planların içinde kendimiz bile yokmuşuz gibi!.

Sorumluluk alma, vatan millet ve aidiyet meseleleri, asgari ücretin içinde!
Gelecek toplu sözleşmede bir yerlere koyalımda tamamen kaybolmadan...

Savaşlar, göçler, ithalât, ihracat beyin göçleri, turizm ve eğitim amaçlı göçler birbirine girmiş vaziyette.

Komşumuz kim, sokaklar neresi, renkler neyi ifade ediyor. Afrikanın neresindensin? Sen kimsin, ben kimim? Biz şuan nerdeyiz, navigasyona bir bak hele, hangi ulusun sınırı hangi bölgeden ibaret?
Bilmek te bir mucize.

Sakın düşünme birşeyler kaçırırsın, level atlamaya bak. İnternet, TV'ler, sosyal medya, turizm, ticari yaşamlar, savaşlar yeryüzünü tek bir düzleme çevirdi.

Zaman ve mekan mefhumu imkanlar ölçüsünde bir değeride kalmadı.
İnsanlık binası, derme çatma, dokunsan yıkılacak metruk yapılara döndü.

Hayvanlar ve insanlar bir çok yerde, yer değiştirdi, yaşamları birbirine karıştı. Şeklini bilmesek kimin hayvan, kimin insan olduğu konusunda tereddütler yaşayacağız.
Robotları, yapay zekayı , second life'i anlatmayacağım.

Bütün bunlar bize birşeyleri gösteriyor sanırım. Bizi uyarıyor, kıyamet, kıyamet deniyor ya, kopmasına gerek kaldımı?

Değer yargıları nerelerde, adalet, vijdan ve merhamet, artık bunları sözlükte bulmak ta mucize, O da Wi-fi varsa...
Ey! insanlık nereye diyorum.