Alamadım rüzgârından selamını
Döktü gam yüklü kelamını
Hasretle beklermiş gönül dağını
Yağmurların serpilsin gel güneşin ısıtsın gel
Morlu laleler yetiştirdim pembe saksıda
Büyüdü yeşerdi yeşer dide çiçek açmadı
Bir tene meğersem muhtacı varmış
Yağmur ol güneş ol dokun laleye ihtiyacı varmış nurlu periye
Ses verin dağlar yansıtsın beni
Özlemler sarmış sarkıtsın beni
Gözlerim zincirli yeter çarkıtsın beni
Gece ol yıldız ol ayazıma çise ol ruhumun meleğe ihtiyacı var
Özlenesi duygular sıyrılsın gamdan
Çocukluk işte küçükken atlardık damdan
Peyniri ekmeğe çalardık dolaptan
Ey gül yüzlüm bobikler yeşerdi gel otur yiyelim yine balkonda
Delidir akar coşkundur Çoruh
Kenarındaki kuşlar sesini özlemiş
Çığlıkları çizmiş yosunlu kayalar
Ey gülüm kayalar yanarım söyler Çoruh’un suları akmaz olurmuş
Zennehar yılmaz
05.05.2012 20:30:25
not bobik (cevizin yeşil hali)
Dünya var olalı beri çirkin ve soğuk,
Erken içeceğimiz bir ilaç gibi.
Tadı dudaklarımızda acımsı, buruk.
Bu saatte gözyaşları, yeminler,
Boş bir tesellidir inandığımız.