Yatma, ey benim gönlüm, yatma kalk otur!
Al da beni Yaradana, Hakk’a götür,
İnsanın ondan başka, hiç dostu yoktur,
Sen Mevla’yı söyle, an ey benim gönlüm!
Bırak sen, şu insanlarla uğraşmayı,
Kes onlarla muhabbeti, konuşmayı,
Hakk’sız geçirme bu vakti, günü, ayı,
Sen Mevla’yı söyle, an ey benim gönlüm!
İşin sana unutturuyor mu Hakk’ı?
Olur ya dalıp da unutursun belki,
Mevla seni seversen anla yeter ki,
Sen Mevla’yı söyle, an ey benim gönlüm!
Rızık için vurdun kazmayı toprağa,
İndirdin onu ha bir daha, bir daha,
Yoksa ırak mı oldun o an Allah’a?
Sen Mevla’yı söyle, an ey benim gönlüm!
Yaradan her şeyi ne güzel eylemiş,
Kulum hem çalışıp, hem dinlensin demiş,
Onun için gece gündüzü eylemiş,
Sen Mevla’yı söyle, an ey benim gönlüm!
Gündüz içinde, hep vakitleri bölmüş,
Güneş doğup da nimetleri görünmüş,
Mevla’m insanları, ne güzel düşünmüş,
Sen Mevla’yı söyle, an ey benim gönlüm!
Öğlende hocalar namaza çağırır,
Hepisi Allah Allah diye bağırır,
Kul kulluk etmek için secdeye varır,
Sen Mevla’yı söyle, an ey benim gönlüm!
Mevla’mın her şeyinde, bir güzellik var,
İnsan bu unutur Mevla’yı da dalar,
İşte o an bir vakit namazı doğar,
Sen Mevla’yı söyle, an ey benim gönlüm!
Sokaklarda bile gezip yürür iken,
Alem’i, Dünya’yı bakıp görür iken,
Yatar iken oturup da kalkar iken,
Sen Mevla’yı söyle, an ey benim gönlüm!
Günah değil kula Hakk’ı yatıp anmak,
Onu yataklarda düşünüp aramak,
Hep, her yerde onun aşkı ile olmak,
Sen Mevla’yı söyle, an ey benim gönlüm!
Bu gönül hep yaşlandıkça olgunlaştı,
Bütün olayda, şerde Hakk’a yaklaştı,
İçimdeki pınarlar sel oldu taştı,
Sen Mevla’yı söyle, an ey benim gönlüm!
Geceler olmasaydı, böyle olmazdı,
İnsanlar şaşırıp, kendini zorlardı,
O Hak, her şeyi ne güzel hazırlandı,
Sen Mevla’yı söyle, an ey benim gönlüm!
Bak ne hikmet var, akşam ile sabahta,
Seyret sen onu, seher vakti kalkıp da,
Anla Hakk’ı, Aleme bakıp bakıp da,
Sen Mevla’yı söyle, an ey benim gönlüm!
Güneş’e bak, Ay’a bak, şu Dünya’a bak,
Yatıp da çok uyuma öyle, haydi kalk!
Her tarafa nur doldurmuş Yaradan Hak,
Sen Mevla’yı söyle, an ey benim gönlüm!
Can olmayınca, hiç hareket olur mu?
Bir başına, Dünya boşlukta durur mu?
İnsan oğlu sağır mı, dilsiz mi, kör mü?
Sen Mevla’yı söyle, an ey benim gönlüm!
Gel kapılma sen, şu ahmak kötülere,
Bak Dünya’ya Ay’a Yıldız’a göklere,
Yoldaş ol peygamberlere erenlere,
Sen Mevla’yı söyle, an ey benim gönlüm!
Kulluk et sen, seni yaradan Mevla’ya,
Yalvar ona her gün, ağlaya ağlaya,
Bak gelenler, veda ediyor Dünya’ya,
Sen Mevla’yı söyle, an ey benim gönlüm!
Ben biliyorum, sen doymadın bu aşka,
Keşke bu sevda, önce gelseydi başa,
Geçmiş ömrün bilgisiz, yalandan boşa,
Sen Mevla’yı söyle, an ey benim gönlüm!
Bir nur dolu imiş Âlem anlamadım,
O kullardan ben Mevla’mı bulamadım,
Sonra verdi bana bu nuru Allah’ım,
Sen Mevla’yı söyle, an ey benim gönlüm!
Oku diye elime kitaplar verdi,
Beni o yerlere sevkedip, gönderdi,
Gönül aşka burada düşecek kim derdi,
Sen Mevla’yı söyle, an ey benim gönlüm!
Nasıl kulluk etmeyeyim Yaradan’a,
Geceyi gündüzü açıp kapadana,
İstemeden bir aşk, nur verdi o bana,
Sen Mevla’yı söyle, an ey benim gönlüm!
Sen onu, bütün her şeyinde anladın,
Göklerine bakıp bakıp da ağladın,
En sonunda gerçekleşti bak muradın,
Sen Mevla’yı söyle, an ey benim gönlüm!
Kayıt Tarihi : 21.4.2008 19:41:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!