Ey Diyarbekir Diyarbekir 8

İbrahim Halil Demir
2035

ŞİİR


13

TAKİPÇİ

Ey Diyarbekir Diyarbekir 8

Ey Diyarbekir, Diyarbekir!
Sen, fikri güzel gönlü güzellerin, som altından yapılmış nişanelerisin.
Sen, bağrı yanmışların, hararetlerini gideren suyu şarıl şarıl buz gibi akan çeşmelerisin.
Sen, bu üç günlük fani dünya hayatında, rahmani yollarda yaşama hevesilerisin.
Ve sen, firakları bitiren, ermişlerin meclisinde çok ateşli konuşulan visallersin.

Ey Diyarbekir, Diyarbekir!
Sen, sana sevdalı gözlerin, didelerinden süzülen, rahmani gözyaşlarısın.
Sen, doktora tezlerine konu olan, ve görenleri kendine hayran bırakan, mezar taşlarısın.
Sen, Allah’ın rızasını kazanmışların, sende doğmuş sende metfun olmuşların, naaşlarısın.
Ve sen, sevgi ve muhabbet abidesi insanların, sofralarında en lezzetli en helal aşlarısın.

Ey Diyarbekir, Diyarbekir!
Sen.sana sırılsıklam sevdalı olanların, dillerinden düşmeyen, yufka yüreklilerin aşkısın.
Sen, parmakla gösterilen, ilmiyle amel eden, ve önlerinde edep ile diz çökülüp oturulan zatlarısın.
Sen, şanı yüce Allah’ın rızasını kazanmışların, en güzel hayatlarısın.
Ve sen, çok ıraklardan hayırlı ve güzel muştuları getiren, kuşların yorulmuş kanatlarısın.

Ey Diyarbekir, Diyarbekir!
Sen, sadece ve sadece, hak ile batılı birbirinden ayıran, her daim sendeki güzellikleri gören, sevda sürmesi çekilmiş çay karası gözlersin.
Sen, sende yaşadıkça, helal süt ile emzirilmişlerin asla ve asla bozulmayan özlersin.
Sen, hafızalardan silinmeyen ve aklı selim düşünen insanlara kılavuzluk eden us dolusu sözlersin.
Ve sen, helal aş ve ekmeğini binbir umutla pişiren, küllenmiş közlersin.

Ey Diyarbekir, Diyarbekir!
Sen, çok ünlü ressamların gönül tuvallerine, rengarenk mahirce resmedilmiş, el emeği göz nurlarısın.
Sen, ömür miadını, şerefl ve namusuyla, yaşayanların onur ve gururlarısın.
Sen, ya göründüğü gibi, ya da olduğu gibi görünenlerin neşe ve sürurlarısın.
Ve sen, kurumuş çatlamış gönül tarlalarını sulayan suların, gümbür gümbür akmalarısın.

Ey Diyarbekir, Diyarbekir!
Sen, sevgi ve muhabbet yolunun, en ihlaslı gözü kara, çifte yürekli kemlik bilmeyen yolcularısın.
Sen, uhuvvet ormanlarının, en kıdemli en mahir kolcularısın.
Sen, insandan bir ömür boyu gitmeyen, sadakat ve ahde vefalılık rayihalarısın.
Ve sen, kolay cevaplanamayan, sual meleklerinin, en kolay sorgularısın.

Ey Diyarbekir, Diyarbekir!
Sen, feleğin sillesini yemişlerin, Allah’a çok içten yalvarıp yakarmalarısın.
Sen, rahmani yollardaki yolcuların, şeref namus ar ve haya damarlarısın.
Sen, asil yürekli insanların, ariflerin meclisinde, terbiyelice oturmalarısın.
Ve sen, zalimlere, vicdan ve merhamet yoksunlarına, celalli ve haşin bakmalarısın.

Ey Diyarbekir, Diyarbekir!
Sen, doğru ve dürüstlüğün, barış ve kardeşliğin fidanlarına, verilen can sularısın.
Sen, insanı cennetlik eden günahların, dökülmesine vesile olan, güzel ve yumuşak huylarısın.
Sen, dostlarının ayıp ve kusurlarının, içine atıldığı dipsiz kuyularısın.
Ve sen, en müzmin yorgunlukları gideren, en şirin uykularısın.

Ey Diyarbekir, Diyarbekir!
Sen, konuşurken kesinlikle yalan söylemeyen, sözünün eri asil insanların yedi veren gönül bağlarısın.
Sen, muhabbet ve sevgi bayrağının, özgürce dalgalandığı ulu dağların doruklarısın.
Sen, insanlıktan nasiplenmişlerin, nazarında çok iyi karılmış gönül köprülerinin harçlarısın.
Ve sen, tarih sayfalarına, çini mürekkep ile yazılmış, mert ve yiğitlerin yaşadığı, altın çağlarısın.

Ey Diyarbekir, Diiyarbekir!
Sen, sadakat ve ahde vefalıların, yazılmakla, anlatılmakla bitirilemeyen sözlerisin.
Sen, seyyahların hayran kaldığı, dört mevsimin yaşandığı, yüzlerce medeniyetlere ev sahipliği yapan ve yolları dümdüz olan güneydoğunun en büyük şehrisin.
Sen, kitaplar dolusu hayranlık şiirlerinin yazıldığı, şehri Diyarbekir`sin.
Ve sen, bir anlık firakında, sana sevdalı gönüllerin, tarifsiz en manidar vuslat özlemlerisin.
31/Ağustos/2018

İbrahim Halil Demir
Kayıt Tarihi : 31.8.2018 14:48:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

İbrahim Halil Demir