1973- Şiir bende doğum lekesi...
Bir Eylül yağmurunda rahmet olup yağmışsın, kamış örtülü kerpiç evin arka odasına...
Ölür demişler, fazla durmaz gider demişler, aşk demişler senin için, yangın demişler. Korkmuşlar, sabıkalı mahkum gibi uzaklaşmışlar senden.
Neden ben de kaçmadım ki senden?
Neden uzaklaşmak isteyince en dibine kadar geldim ki Ey Can?
Şimale benzetmişler seni, çakmak çakmak yanan zeytin karası gözlerine bakıp, özlem koymuşlar ismini, hasret koymuşlar.
Kokladıkça ciğerine işleyen bir sızı gibi, adın çıkmış babanın dudaklarından, görevinin en kutsal anında, nöbet kulübesinde.
tozlu bir şemsiye durur
çatı katındaki odanın
kuytu bir köşesinde
kumaşındaki eski yağmurların
hüzünlü kokusuyla
Devamını Oku
çatı katındaki odanın
kuytu bir köşesinde
kumaşındaki eski yağmurların
hüzünlü kokusuyla