bilmem hangi demdir bu
muştusundan ulu bir kucağın
düştüm beşiğene zamanın
nenni nenni tıngırlarım
ne zaman büyüdüm ey can
geldim kapısına zuhurun
oldum yaralı muzafferler gibi
girdim koynuna günahın,
şimdi bir sevdanın yüküyüm
ümitsizlik beldesinde,
lal dilimde türküler
kör gözümde kırlangıçlar
uçurtmanın kuyruğunda canım
vurmuş beni bir avcı,
ipimi salmış cananım
dağları bulutları geçer yıldızlara değer başım
bin yıllarda geçse de cennetin bağında
o boyun, o bilekler kalır aklımda
gezinir dururum kirpiklerimde
kah gerçeğin kah düşün peşinde
ıslak ateşler içerim
kawa'nın kulplu kadehinden
olsa da bir değil bin acım
talan edilse de sevda bağlarım
sen türkünü söyle ey can
(nasıl terk eder ki bir ruh bircan’ı)
*hb
Antalya,ocak 2013
Hamza BağçalıKayıt Tarihi : 31.1.2013 19:28:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Hamza Bağçalı](https://www.antoloji.com/i/siir/2013/01/31/ey-can-48.jpg)
Günün Şiirini ve şairini kutlarım..
TÜM YORUMLAR (14)