Ey Arafat! Son günüm sen olmalısın...

Gece bayram arefesi,

Özlemini anmaktan kaçtığım teheccüt vakti...

Domatesin Mina' da ki hali,

Çadırlardan gözlerime düşen dostlarımın hayali...

Sıtmalıyım,

Titriyor duygularımın eceli...

Ay şimdi heybeme düştü,

Ellerimi ellerine kenetlediğim yüreğimle tavaftayım.

Bir adım önümde ve bir adım ardımda,

Simalarını Kabe'yle bütünleştiridğim sevdalılar var...

Uykuda mısın?

Hani çiçek toplamaya kırlara yayılan çocuklar gibi,

Dünyayı sırtımıza almış dolanıyorduk...

İblise atacağımız taşların,

Cennetimize ektiğimiz çiçekler olacağını umarak...

Şeytanı taşlayan ruhlarımızın dudakta ki cesetleri,

'' Kahrolsun şeytan ve şeytanın evlatları'' dediğinde,

Omuz omuzaydık Ya Hacci!

Beni ıslat,

Uyandır beni...

Güneşin örtümün rengini okşayan ellerinden,

Zemzemin serinliğine eriştir.

Mü' minlerin kardeşliğinin şevkatinden,

Vuslat meydanının ilticasına eriştir...

Kusvanın evlatları O' nun ümmeti diye selamlıyorlar bizi,

Gözleri nemli...

İyi bak gözlerine,

O' nun gözbebekleri onlara değdi...

Uyan Hira' ya gidiyoruz bugün,

O' nun gibi yalınayak.

Çekiliyoruz dünyanın eli, eteğinden...

Sonra Ebubekir kardeşliğinde,

El ele uzaklaşıyoruz müşriklerden,

İki gönlün rabtıyla,

Mırıldanıyoruz teşrik- i tekbirlerden...

ALLAHU EKBER ALLAHU EKBER ALLAHU EKBER...

LAİLAHE İLLALLAH...

ALLAHU EKBER...

ALLAHU EKBER..

VE LİLLAHİL HAMD...