Exıt Şiiri - Muhammet Çalık

Muhammet Çalık
53

ŞİİR


0

TAKİPÇİ

Exıt

Kimseler ölüyor etrafımda.
Yeni tanıştığım
Veya önceden tanıdığım kimseler..
Bir bir parçalanıyor günlerim..
Günlerim,bir bir arenalarda.
Ardımdan el sallıyor koyunlar,
Üzümleri topluyor ırgat ana,
Titrek bir pencere ağlıyor..
Ve gün batarken
İhanetin çıplaklığına vuruyor genç adam,gözlerini.
Sonra bir kuş uçuyor
kanat çırpmadan göğe..

Sevgiler çürüyor etrafımda.
Yeni hissettiğim
Ya da özenle yeşerttiğim sevgiler..
Kediler acıyor bana,kimse bilmiyor..
Gözlerden uzak
Bir çift göz süzüyor beni.
Trenler geçiyor başımın üzerinden..
Kıyametler koparıyor yüreğim
Ve gün doğarken
Taşların soğukluğuna vuruyor genç adam,gölgesini..
Bir kuş uçuyor sonra
kanat çırpmadan göğe..

Bense üşüyorum evet..üşüyorum,bu gün,yine..
Kötü bir şeyler olacak..biliyorum..
Bir dünya akıyor gözlerimden,
Parmaklarımın arasından geçiyor bir dünya..
Bir bir yakılıyor yarınlarım..
Yarınlarım,bir bir şöminelerde..

Kilisede vaaz veriyor bir papaz.
Amin..
diyor sonunda,dinleyenler.
Ve
Verdiğiniz son çek de sahte çıktı...!
Aforoz edildi tarafınızdan; beni ben yapan ne varsa..
Sonra vuruldu kuşlar
Kanat çırpamadan o mavi özgürlüğe..

Öyleyse durun..! !
Gökleri açsın bir anahtar..!
Yağmur yağsın istiyorum.
Şimşekler alsın sizlerden öcümü.
Ölümü anlatsın bana kuşlar,
Göçebeliği anlatsınlar..
Ve yunuslardan dinleyeyim susuzluğun öyküsünü..
Sonra,dinleyip ağlamalıyım.
Bir torba tütün kurutmalıyım kerbela sıcağında.
Avunan hıncımı,oracıkta bırakmalıyım.
Dünya durmalı,olduğu yerde.
Bir daha uyanmamacasına uyumalıyım..

Ve fakat
Durmuyor zaman,
Ben,durmuyorum..
Sana evet sana
Aç geceler bırakıyorum.
Aç sabahlar,
Aç ve ürkünç yaşamlar bırakıyorum..sana..
Bileklerimi bırakıyorum defterinin arasında..
Ve kitaplarının arasında bırakıyorumgözlerimi de....
Ayağım sızlıyor,kar sularından.
Burnumu ısırıyor ayaz,yüzümü dövüyor.
Eskimiş damlarda büyüyor kediler.
Gecenin yüzü kızarıyor,pencerelerde..
Sana aç ve sefil kediler bırakıyorum.....

Bir bebek ağlıyor..
Uzaktan geliyor sesi bebeğin..
Karnını yarıyor bir anne..
Bir anne,elleri kan içinde,
Döşemede kalmış gözyaşlarını süpürüyor..
Bense,doğamayan bebekler bırakıyorum sana.
Aç ve masum bebekler bırakıyorum..

Kalem yontuyor bir çocuk.
Ben
Kendimi yontuyorum karanlıkta..
Işıktan kaçıyor YARASALAR..
Işığa düşman hepsi.
Bir oyundur tutturmuşlar;
Aç kapa,aç kapa..
Ama gözlerinden akıyor kinleri..
Lambaları yanmıyor caddenin yine..
Yarasalar söndürmüş olmalı..
Ve lambaları yanıyor caddenin
Tam BİR DAKİKA sonra..

Yıllar ötesinden geliyor
Ve
Durun...diyor şair..
Durun...!
Bu yol,çıkmaz sokak diye haykırsam ellerimi makas gibi açarak...!

Durmuyor zaman..
Ben,durmuyorum..
Ölüler görüyorum arka sokakta..
Yaşıyorlar,bedenleri hala yaşamakta..
Gördüğü kızı çiziyor kağıda biri,
Diğeri sırıtıyor,beni göstererek..
Çöplüğe uzanan,sigara dumanı sanki..
Sanki dipleri delik şişeler görüyorum,arka sokakta..
Duvara gençliğini kusuyor,gazeteye sarılı adam.
Bir dilenci,parasını sayıyor..
Bense,
Kendini ucuza satan kadınlar görüyorum arka sokakta..
Televizyondaki pahalı kadınlarınıza benzemiyorlar..
Onlara verdiğiniz çek de sahte çıkmış bayım.
Size güvenleri kalmamış artık onların da....

Sessizliği yırtan bir tokat ve kavga..
Çantadan düşen yüzüğü soruyor koca,karısına..
Sana ne...diyor kadın..
Geçen gün oldu her şey..
Sana ne..patrondan hediye..
Bense korkuyorum.
Korkuyor,kulağı kirişteki adam.
Kan sesi geliyor evden az sonra,
Çığlık çığlığa kan sesi..
Bir cenin kayıyor yere rahminden kadının.
Birileriyse hala pazarlık peşinde,
Hala farkında değil kimse,olanların..
Ve yine ayakta uyuyor kalabalıklar..
Sana aç ve ucuz pazarlıklar bırakıyorum..

Durmuyor zaman..
Ben,durmuyorum..
Duvara özenle kazınmış bir şiir ilişiyor gözüme..
Ve yanında üşümüş bir kalp resmi;
Seni düşünmek güzel şey....diyor şair
Seni düşünmek ümitli şey..
Dünyanın en güzel sesinden
En güzel şarkıyı dinlemek gibi bir şey..
Harflerinin üzerinde dans ederken gözlerim
Ansızın tutuşuyor,divane gençliğim..
Eski bir hayal seğiriyor yüreğimde..
Sana,hiç ve uzak hayaller bırakıyorum..

Bir perde açıyor keneler,arka sokağa..
Ve düşünüyorum;
Film izletir gibi savaşlar izlettiniz bana..
Tüyler ürperten sonlar gösterdiniz.
Oysa bir dublör değildi,kafası kopan çocuk.
Bacağı aranılan şey,bir maket değildi.
Kan kusuyorsunuz asırlardır..
Asırlardır,kırmızı bültenle arıyorum hepinizi..
Şimdi,yeminler etmeyin boşuna bayım..!
İnanmıyorum gözlerinize..
Sahte çeklerinize kanacak da değilim artık..
Bir ümmiden öğrendim hayatı..
Ve gerçekleri görebiliyorum, pörsümez güneşiyle...

Son bir umutla,radyoyu açıyorum..
Televizyonu kapat....diyor,radyodaki ses..
Televizyonu kapat anne..seni de kandırırlar...
Ve bir şiir akıyor,tozlu kulaklarıma
Hayatım hakkında karanlık sözler yazıyorum...diyor şair..
Ve
Niçin....diyor
Niçin niçin..!
Kuyuya düşen çocuk niçin ölmesin...
Kalbimi söküp yerinden
Derinlerine bırakıyorum hikayemin...
Düş ayrışması geçmişime uzanarak,
Bir sinek öpücüğü kondurup yanağına

Sana evet sana..
Karanlığın,ışığa muhtaç şafağında
Aç ve beyaz şiirler bırakıyorum..
Aklımın ermediği şiirler
Bırakıyorum..
Sana..

Muhammet Çalık
Kayıt Tarihi : 7.11.2007 16:12:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Muhammet Çalık