Aklım alabildiğine karışık
Zaman olabildiğine dolaşmış ellerime
Anlıyorum ki aşk zehirli sarmaşık
Zehirinde yıkansam bu gece.
Nasıl masum başlar herşey,
Sonra yavaş yavaş alacakaranlık
Kurtulayım bırak zincirlerimden
Bırak saçlarım dalgalansın
Yine ben olayım, beni bana bırak
Sen seni avut sonra.
Sonra dünya devam etsin dönmeye,
Kuşlar kanat çırpmaya,
Her şey olduğu yerde dursaydı eğer,
Bu hüzün, bu akşamlar geçiciymiş meğer,
Bir yarasanın kanadına asılıp kalmışız
Biz karanlıkta görmeyi bilenler
Kendi adımlarımızla yürümeyi bilseydik.
Sonra böyle durgun olmasaydı gökyüzü,
Kumsallar unutmuş ayak izlerini
Dalgalar sanma ki seninle barışık,
Sen mavi küskün balık,
Umarsız yosunlara benden selam söyle.
Yüzgeçlerini bir kenara bırak benim için bu gece,
Ve göz alıcı mavi pullarını,
Gitmek sana yakışmıyor,
Biraz koyu renkli düşüyor tenine,
Bir de gölgeliyor
Anlamını gözlerinin,
Yanağındaki o ben olmasaydı belki hüzünlü bakan
Yok hayır,
Gitmek geliyor buralardan,
Bir kuğunun asilliğinde,
Güvercin beyazında,
Ellerimiz sıcak olmalı
Simit-çay dokunuşunda.
Sonra,
Hayatı bir kenarından
Isrıp bıraktın mı
Beğenmeyip tadını
Fırlatıp attın mı
Sonra birileri geliyor,
Üzerine basıyor,
Bu ayrılık şarkısı
Hüzünden bir deniz
Yüzünden düşüyor
Kırılıyor binbir parça,
Akşamları hatırlatıyor bana
Yapayalnız, soğuk, çaresiz,
Hiç düşünmeden yazılmış bir şiir gibi
Buluyorum seni karşımda
Sonra uzatıyorum ellerimi,
Ellerimi tutuyorum.
Gülüşünü rüzgarlara bırak,
Denizlere mavi gözlerini,
Başka bir sen istemiyorum
Gözümü her açtığımda gördüğüm sen güzelsin.
Esintisi gibi ılık baharın
Büyüsü gibi şiirin, sade
Ay doğsun,
Güneş doğsun, biçare
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!