Önce renkler öldüler
Ardından mevsimler
Pastel renklere büründüler
Kırmızı karanfiller, güller
Mor ötesi lavantalar
Ah biçareler!
O güzelim flora, yeşil orman
Beni kör kuyularda merdivensiz bıraktın,
Denizler ortasında bak yelkensiz bıraktın,
Öylesine yıktın ki bütün inançlarımı;
Beni bensiz bıraktın; beni sensiz bıraktın.
Devamını Oku
Denizler ortasında bak yelkensiz bıraktın,
Öylesine yıktın ki bütün inançlarımı;
Beni bensiz bıraktın; beni sensiz bıraktın.
Bir ülkenin bitki ve hayvan çeşitliliğinin bolluğu onun paha biçilmez zenginliğidir. Bereketin işaretidir. Bu zalimlerin sayesinde dağlarımızda, ovalarımızda, kırsalımızda ve şehrimizde ne flora ne fauna eski zenginliğinde değil artık. Vadilerimizden akan suları borulara hapsedip yabancılara satarak, felaket santralları kurma misyonuyla dağlarımızı ve ormanlarımızı katlederek cangıl avcılarının safari avında palalı öncüleri gibi önüne gelenleri keserek gidiyorlar.
Ancak onlar hiçbir zaman gittikleri yerden geri dönemeyecekler.
Onlar ki masumiyetin düşmanı ve ülkenin talihsizliği olarak Tarihe yazıldılar.
Sevgili Üstadım bu çok güzel ve çok anlamlı şiiriniz üzerine söylenecek o kadar çok şey var ki. Uzaktan güdümlü, küresel kapitalizmin koruma zırhı içinde floramızda engerek yılanları dolaşıyor. Bunları anlatmaya kalksak biter mi?
Bitmez elbette.
Şimdi kalkıp bu evrim düşmanlarının kuyruk sokumlarındaki kemiği göstersek ben maymun değilim diye oralarını kapatıp kaçtıklarına, kaçarken de bizlere küfretmeye devam ettiklerini görürüz. Onlar öyle bir evrim geçirdiler ki yeniden tam anlamıyla maymuna dönmek üzereler.
Onlar:
-bilimin,
-coğrafyanın
-tarihin
-oksijenin
-kadının
-erkeğin
-çocuğun
velhasıl doğanın ve insanın düşmanıdır.
ŞİİRİN DÜŞMANIDIR onlar, bazen şiir okuyormuş gibi gözükseler de.
Sevgili dost,
Karşı-evrimin en güzel şiirini yazan kalemini öpüyor, bütün kalbimle kutluyorum. Sonsuz saygılarımla.
Bir ülkenin bitki ve hayvan çeşitliliğinin bolluğu onun paha biçilmez zenginliğidir. Bereketin işaretidir. Bu zalimlerin sayesinde dağlarımızda, ovalarımızda, kırsalımızda ve şehrimizde ne flora ne fauna eski zenginliğinde değil artık. Vadilerimizden akan suları borulara hapsedip yabancılara satarak, felaket santralları kurma misyonuyla dağlarımızı ve ormanlarımızı katlederek cangıl avcılarının safari avında palalı öncüleri gibi önüne gelenleri keserek gidiyorlar.
Ancak onlar hiçbir zaman gittikleri yerden geri dönemeyecekler.
Onlar ki masumiyetin düşmanı ve ülkenin talihsizliği olarak Tarihe yazıldılar.
Sevgili Üstadım bu çok güzel ve çok anlamlı şiiriniz üzerine söylenecek o kadar çok şey var ki. Uzaktan güdümlü, küresel kapitalizmin koruma zırhı içinde floramızda engerek yılanları dolaşıyor. Bunları anlatmaya kalksak biter mi?
Bitmez elbette.
Şimdi kalkıp bu evrim düşmanlarının kuyruk sokumlarındaki kemiği göstersek ben maymun değilim diye oralarını kapatıp kaçtıklarına, kaçarken de bizlere küfretmeye devam ettiklerini görürüz. Onlar öyle bir evrim geçirdiler ki yeniden tam anlamıyla maymuna dönmek üzereler.
Onlar:
-bilimin,
-coğrafyanın
-tarihin
-oksijenin
-kadının
-erkeğin
-çocuğun
velhasıl doğanın ve insanın düşmanıdır.
ŞİİRİN DÜŞMANIDIR onlar, bazen şiir okuyormuş gibi gözükseler de.
Sevgili dost,
Karşı-evrimin en güzel şiirini yazan kalemini öpüyor, bütün kalbimle kutluyorum. Sonsuz saygılarımla.
Bu şiir ile ilgili 2 tane yorum bulunmakta