Gecen gün bana bir haber göndermis konusma haberi; ama ses yok. Cünkü konusamiyor telefonda,sesiz bir haber gönderiyor; anla iste sana ihtiyacim var der gibi, beni unutma! … Onu hic unutmuyorum.Yaslilar evinin önünde her gectigimde onuda aniyorum. Ona sesli bir haber gönderiyorum. Sakin seni unttugunmu düsünme islerim cok yogun en kisa zamanda seni ziyaret edecegim.
Bu ikinci ugrayisim di. Iki kisilik bir oda da kaliyordu. Nasil alistiniz mi dedim. Burdakilerin hepsinin Kafasi karisik diyordu. Bir tek kafasi düzgün olan kendisiydi anladigima göre. Bir kilo almisim dedi. Cok güzel bunu diger is arkadasina da söyleyecegim o da cok sevinecek. Yemek zorundayim. Tabiiki yemeginizi yiyin, yoksa gücünüz kalmaz.Koltuk cok alcakti orada ne zamanda beri oturuyorsunuz. Saat Onbesten beri. Fazla yükünüz yok yaslilar evine. Gülüyor gözleri bayram yeri. Ama aksamlari korkuyorum. Kolunda bulunan cagri ziline bakiyor cok mu caliyorsunuz evet diyor.ikimizde gülüyoruz. Bende kapiniz kitli burda size bir sey olmaz diyorum.
Eve gitmek istiyorum. Eve gitmek istiyorum derken gözlerimin icine bakiyor. Bende o karari ailenizin vermesi gerekiyor dedim. Ona bos umut vermek istemiyorum. Umutlarinida kirmak istemiyorum. Oglu bekleyelim önce demisti. Bende bir süre beklemeniz gerekiyormus diyorum. Soruyor: Ne kadar? Aileniz size bilgi verecek yakin zamanda. Ona bakarken icim eziliyor. Aglamamak icim büyük caba sarfediyorum. Ona cesaret vermem gerekiyor. Tuttuyorum kendimi asansöre gidene kadar. Ondan sonra gözlerimde düsen yaslara engel olamiyorum.
14.11.2016 bad Hersfeld
Zeynep Sekerci
yumuşakbaşlı rüzgarların kanatlarında bir yer bul bana
suyun ışıltılı sesleri aksın bir yanımızdan,
bir yanımızı defneler sarsın...
demir kollarının yumuşaklığında uyanayım sabahları
zeytin ağacının gözlerinde büyürken bir çekirdek