Uzanmak gölgesine, soluk ve dalgın,
güneşten kızgın bir bostan duvarının,
dinlemek böğürtlen dikenlerinin arasından
tarlakuşlarının şakımasını, hışırtısı yılanların.
Toprağın çatlağında, burçakotlarında ya da
7.
Ne bilirseniz benden
dış görünüştür ancak,
yüklenen elbisedir
insan serüvenimi…
Kaç kez karşılaştım yaşama sancısıyla:
yolu kesilmiş, dereydi, uğuldayan,
kıvrılmasıydı yanan kâğıdın,
yere çökertilmiş attı.
Mucizeydi tanıdığım tek iyi şey
Bilirim en acımaz dudak bükülmesinin
en aldırışsız yüzden geçtiği zamanları:
görünmeyen bir keder belirir bir an için,
sokakta varmaz onun farkına kalabalık.
Göstermeyin boşun, sözlerim, açık açık
Şu dağılgan gönlümüzü kavrayıp her bir yandan
ateşten imlerle açıklayacak
ve tozlu çayırlarda yitmiş bir safran gibi
parıldayacak sözcüğü isteme benden
Ah güven içinde gidiyor insan
Ey yaşam ne kesin yüz çizgileri ne inandırıcı yüzler
Ne de mal mülk istiyorum senden
Tedirgin döngünde artık
Balla acının birdir tadı benimçin
Hiçbir devinimi umursamayan yüreği
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!