Esram Mucizeler Eylül'de Uğrar

Eylül’dü parktaydım, ansızın geldin,
Meğer aşkmışsın
Falcılar söylese, nerde o eski fallar deyip güler takılırdım
Bitmiş, tükenmiş sandığım hazineleri getirdin küçük ellerinle bana

Tam karşıma oturdun gözlerimiz çakıştı, kaçırdık, sonra yine çakıştı
Direnemedik, istemedikte zaten baktık gözbebeklerimizden kalbimize yiğitçe
Gördüm canım o an,
Gördüm, sende şaşırdın yani beraberce şaşırdık aşkın geldiğine,
Aşk’tı gelen, masamıza çayları getiren garsonla aynı anda

Böyleydi işte canım karşılaşmamız,
Küçük şehrin, sayılı birkaç parkından birindeydi
Ortak dostların masasında
Sekiz ay olmuş, aşk olunca akreple yelkovan daha hızlı dönüyormuş
Daha da büyüdü, büyüttük aşkımızı
Tutkuyla, sadakatle emzirdik çoktan geçti yaşıtı sevdaları

Dualar ediyoruz şimdi birbirimize
Tanrı canımızı aynı anda alsın, birbirimizin ardı sıra kalmayalım diye
Hoşuma gidiyor senin benle ölmek için ettiğin dua
Utandıran bir huzur veriyor kara sevdalı egosuyla
Bir ömür beraber geçsin, bir kız bir erkek çocuğumuz olsun diyoruz
Bazen ben iki erkek deyince biraz kızıyorsun
Faydası yok gülüm, kızınca da çok tatlı, çok güzel yine benim oluyorsun

Olacak aşkım,
Olacak beyaz gülüm biliyorum
Aşkım kadar eminim, olacak
Nefesi kim için aldığımı bildiğim gibi biliyorum, olacak

Nerden mi biliyorum aşkım
Eylül ortası, sen tam karşıma oturup gözlerimiz çakıştığı anda tanrı fısıldadı bunları bana
Sen tanrıya inanmaz sın deyip kestirip atma aşkım, kulak ver bana
O günden beri ikimiz için tüm kalbimle inanıyorum
Mucizeler bundan böyle, hep Eylül aylarında uğrayacak yanımıza