Sevdiğimsin,sevdiceğim
Yarim,aşkım,herşeyim
Örneksin cömertlikte
Doğru hali öğrendiğim.
Sen yumuşak huylu,efendi,
Gözünü kapamış neyzen bilmem kim efendi
Kendinden geçmeyi arzulayarak aldığı nefes
Ben
Acaba kim
Verdiği
Savrulurken o buğulu ses girdabında
Dünya oluşundan beri
Nisanlar onumu beklerdi?
O gelecek diyemi
Nisanlar hep neşeliydi
O gelecek diyemi
Güzel bebekler olsun hayatında,
Ve tatlı arkadaşlıklar.
Öyle masum ve temiz
Bir o kadar da anılası yaşa
Unutulmasın senin sözlerin
Bir Ağustos günüydü geldiğinde
Serin bir Ağustos sabahı gittin, geldiğin yere
Hayat üç gün gibi kısaydı
Ama dolu dolu yaşanmıştı değilmi Anne?
Ne bir gün ah ettin acılarına
Bir sevda isterim gönlümü doldursun
Öyle ki; aklım sadece onda olsun
Kalbim bir nur ile dolsun
Bir lahza düşünmeden bu can feda olsun.
Sevgisiyle açılsın yollar
Sonbahar yapraklarında ağırlaşıp
Turuncu hüzün oldum bir çocuğun gönlüne düşen
Şakakların beyazından
Yaşardım, yılların tanığı kıvrımlara
Kaybetmemek için kırışıklarımı
Bakım kremsiz geçirdim yıllarımı
Dallarında güllerin açtığı o büyük ağaçlar
Hani ancak rüyalarda olur öyle büyük güller
Pembe, kırmızı hatta mavi ve mor
Akıllara durgunluk ve huzur veriyor
Bir gün eğer görürsem yine öyle bir rüya
İstanbul, bir büyük şehir;
Umudumu yoğurduğum,
Kocamı bulduğum,
Çocuğumu doğurduğum,
Canımı yorduğum.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!