Esnafta Harama Daldı Efendim

Sahte bala hakikat dedi
Önce bir kaşık kendi yedi
Müşteri aradaki farkı bilmedi
Balcı da harama daldı efendim
Müşteri de bilmeden aldı efendim

Eski pirinci sıvı yağ ile karıştırdı
İçine birazcık ta kırıklardan iliştirdi
Yeni mahsul diye müşteriyle buluşturdu
Tacirde harama iyice karıştı efendim
Müşteri de bilmeden alıştı efendim

Kasap reyonunda sıra sıra dizilmiş etler,
İmrenip te dersin ‘bana şuradan bir kilo ver’
Evde açınca hanım, yarısı kemik yarısı yağ der
Kasap ta harama daldı efendim
Müşteri de imrenip aldı efendim

Pazarda, sebzenin sağlamı üstüne, çürüğü altına
Poşete koyarken baksana, adamın el çabukluğuna
Azıcık itiraz edecek olsan, ‘çek git alma’ der sana
Pazarcı da harama daldı efendim
Müşteri de bilmeden aldı efendim

Eline aldı ruloyu sürdü duvarlara rastgele
Boya badanadan sonra duvarlar oldu ala bele
Mazeret buldu, neden üstün küllü yaptın deyince
Baksana, boyacı da harama daldı efendim
Müşteri de bilmeden onu buldu efendim

İnşaatında üçüncü sınıf malzeme kullandı
Daha satacağım derken amele usta anladı
Abartılı afişlerle müşterileri bir bir avladı
Müteahhitte harama daldı efendim
Müşteri de bilmeden aldı efendim

Mahir hep gördüğünü, duyduğunu söyler
Haram çok kazandırır ama bereketini yer
Rızkını helalinden kazana rabbim çok ver
Harama meyilli olanları da ıslah ediver
Vatandaş olarak bozulduk efendim
(Mahir Odabaşı- çorum-10.6.2016)