ŞİİR, SEVGİLİM; SEVGİLİM, ÖTEKİ BEN...
(Yıllar önce, ayışığında ilk buluşmamızdı.Turgutreis'te sadece biz vardık.yaşayan tek ışık; gözlerimizdi.kimbilir şimdi nerdesin? gelme artık ben tanıdığın adam değilim.herşey gibi ben de değiştim...gözlerim, gözlerine aşıktı.gözler ve düşler öldü.yitirdiğimiz yolculuklar ve kentler gibi... gelme! sırtımda masum çocuklar, yüreğimde binlerce kaygı var.o serseri adam yok atık.ve artık ayışığında şarap sarhoş etmez beni.şiir de öldü zaten.)
Aşklarımın ölüm çığlığını,
Baharlarımın enkaz çağrılarını,
İçimdeki cehennemvari acıları,
Hala duymuyorsun.!
Kalplerinde aşk işaretiyle doğar kimileri... Yeryüzüne gönül indiremez onlar... Hayatı ve insanları anlarlar,hayata ve insanlara merhamet duyarlar,ama hayatın ve onun içindeki insanların yaşadıkları gibi yaşamazlar.
Aşk işareti ile doğanlar yaşarken dünyaya talip olmazlar...Bilirler ki ne isteseler,neyi ansalar,ne kazansalar aşkın dışında hiçbir şey avutmaz onları,teselli etmez...Gönüllü sürgündür onlar...Gizliden gizliye hissederler bunu...Sonsuz bir ışıktan kopup gelmişlerdir geldikleri yere...Kopup geldikleri ışığa inançları ne kadar büyükse,içlerinde ki acı da o kadar derindir...Bu acı hatırlatır onlara kopup geldikleri yeri...Bu acı hatırlatır onlara kim olduklarını ve niye varolduklarını...
Kalplerinde aşk işaretiyle doğsa da bazı günler yorulur insan karşılıksız sevgilerinden...Yorulur kendisini anlatamamaktan...Sevgilim der,sevgilim der,ama,sevgilim dediği yanında değildir,bilir...Bazı günler insan soluksuz kalır,içindeki sevgili olmasa bile karşısındakine deliler gibi sarılır...O olmadığını bile bile sonsuz bir umutsuzlukla sarılır...İnsan soluksuz kalmaya görsün,sevgili diye bütün yanlışlarına,bütün kaçışlarına,kendine yaptığı ihanetlere sarılır...İnsan bir kere içindeki aşktan umudunu kesmeye görsün,her şey olmak,her yere yetişmek için bu hayat düşer...Her şey olduğunu,her yere yetiştiğini sandığı anda,ortada kendisi yoktur artık...Kaybolmuşluğa çok yakındır...Kopup geldiği ışığa inancı azalmıştır...Daha az acı çekiyordur artık...Ama daha mutsuzdur eskisinden....Daha mutsuzdur,o ışığı acı çekerek özlediği günlerden...
Soluksuz kaldığım kendime bile sakladığım günlerden bir gündü...Kaybolmuşluğa yakındım...İçimdeki acı hızla eksiliyordu...Işık soluyordu,soluyordu tıpkı sesim gibi...Soluyordu içimdeki aşk işareti gibi...Öylesine kaybolmuştum ki bulamıyordum artık içimde neyi yitirdiğimi,neyi kirlettiğimi...Öyle uzaklaşmıştım ki kendimden,kendimi bulmak için birine ihtiyacım vardı...
Onunla nerede ve nasıl tanıştığımız önemli değil....Gerçekten değil...Kaybolmuş insanlar birbirini çabuk buluyor....Umutsuzluk umutsuzluğu çağırıyor...
Konuşmaya susamıştık...Sanki ikimizde dilini,kültürünü bilmediğimiz uzak ülkelerden henüz dönmüş gibiydik bu ülkeye...Oysa böyle bir şey yoktu...Hep buradaydık...Hep o ışığımızdan kaybolduğumuz yerde...O ışığı orada bırakıp bu dünyaya,bu hayata gönül indirdiğimiz,her şey ve her yerde olduğumuzu sandığımız yerde...Hep o soluksuz kaldığımız yerde...Daha vakit var,o ışığa sonra dönerim, dediğimiz bu yerdeydik ikimizde...
Devamını Oku
Aşk işareti ile doğanlar yaşarken dünyaya talip olmazlar...Bilirler ki ne isteseler,neyi ansalar,ne kazansalar aşkın dışında hiçbir şey avutmaz onları,teselli etmez...Gönüllü sürgündür onlar...Gizliden gizliye hissederler bunu...Sonsuz bir ışıktan kopup gelmişlerdir geldikleri yere...Kopup geldikleri ışığa inançları ne kadar büyükse,içlerinde ki acı da o kadar derindir...Bu acı hatırlatır onlara kopup geldikleri yeri...Bu acı hatırlatır onlara kim olduklarını ve niye varolduklarını...
Kalplerinde aşk işaretiyle doğsa da bazı günler yorulur insan karşılıksız sevgilerinden...Yorulur kendisini anlatamamaktan...Sevgilim der,sevgilim der,ama,sevgilim dediği yanında değildir,bilir...Bazı günler insan soluksuz kalır,içindeki sevgili olmasa bile karşısındakine deliler gibi sarılır...O olmadığını bile bile sonsuz bir umutsuzlukla sarılır...İnsan soluksuz kalmaya görsün,sevgili diye bütün yanlışlarına,bütün kaçışlarına,kendine yaptığı ihanetlere sarılır...İnsan bir kere içindeki aşktan umudunu kesmeye görsün,her şey olmak,her yere yetişmek için bu hayat düşer...Her şey olduğunu,her yere yetiştiğini sandığı anda,ortada kendisi yoktur artık...Kaybolmuşluğa çok yakındır...Kopup geldiği ışığa inancı azalmıştır...Daha az acı çekiyordur artık...Ama daha mutsuzdur eskisinden....Daha mutsuzdur,o ışığı acı çekerek özlediği günlerden...
Soluksuz kaldığım kendime bile sakladığım günlerden bir gündü...Kaybolmuşluğa yakındım...İçimdeki acı hızla eksiliyordu...Işık soluyordu,soluyordu tıpkı sesim gibi...Soluyordu içimdeki aşk işareti gibi...Öylesine kaybolmuştum ki bulamıyordum artık içimde neyi yitirdiğimi,neyi kirlettiğimi...Öyle uzaklaşmıştım ki kendimden,kendimi bulmak için birine ihtiyacım vardı...
Onunla nerede ve nasıl tanıştığımız önemli değil....Gerçekten değil...Kaybolmuş insanlar birbirini çabuk buluyor....Umutsuzluk umutsuzluğu çağırıyor...
Konuşmaya susamıştık...Sanki ikimizde dilini,kültürünü bilmediğimiz uzak ülkelerden henüz dönmüş gibiydik bu ülkeye...Oysa böyle bir şey yoktu...Hep buradaydık...Hep o ışığımızdan kaybolduğumuz yerde...O ışığı orada bırakıp bu dünyaya,bu hayata gönül indirdiğimiz,her şey ve her yerde olduğumuzu sandığımız yerde...Hep o soluksuz kaldığımız yerde...Daha vakit var,o ışığa sonra dönerim, dediğimiz bu yerdeydik ikimizde...
Ruhumuzun bahçelerine yansıyan ışıltıların esbabı mucibesidir belki de esmer renkli mısralar... Gelmeyeceğini bilse de, umuda sarılmış bir serzeniş şarkı söylemeye devam eder gider... Tebrik ediyorum.
Dilerim
Gecenin siyahı aksın gözlerinden
Gün yüreğinde ışısın sevgilinin
Onca karanlığa rağmen.
Yolu aydınlık olsun
Kıyamam
Yağmur süzülmesin
Kirpiklerinden
........'Gece Esintisi' isimli şirimden.
Haklısın, Sevda kuruduğunu sandığımız çiçeklere benzemiyor şair dostum. Kuruduğunu sandığında bile kor yatıyor içinde.
SEVDA KOKULU GÜZEL BİR ŞİİR OKUDUM KALEMİNİZDEN,
TEBRİKLER DOST,
YÜREĞİNİZ DERT GÖRMESİN...
Ey güneşi gözlerine hapseden kadın!
Ağlıyor bahçemiz,
Deniz ağlıyor,
Anılarımızın harap bahçesine gelme artık!
Yeşil gözlerine kıyamam...
Yine hasret,özlem,hüzün yüklü,yine tekrar tekrar okunası,çook içten,yürekten gelen bir sevda şiiri.Giriş yazınızda muhteşemdi,ayrıca sizde bu sevgi dolu sevda yüklü yürek oldukça şiir de ölmez.Yüreğinizden sevgi,kaleminizden şiir eksik olmasın,kaleminiz hep ama hep yazsın,hiç durmasın.Saygılarımla
ESMER OLAN SATIRLARMI ,YOKSA SİZİ YANGIN SONRASI KÜLE DÖNDÜREN O YEŞİL GÖZLER Mİ?
KUTLARIM ÇOK GÜZEL OLMUŞ ,HER ZAMANKİ GİBİ.
siz hiç çığlıkları çıplak bir kadının gözlerinde sıcacık bir çay içtiniz mi....
TAVŞAN KANI BAKIŞINDA DEMLENEN
O SICAK ÇAYIN BUĞUSU ISINIYOR YÜREK HALA ...
DİYE DOĞAÇLAMAK GELDİ İÇİMDEN ŞİİRİNİZİN HİKAYESİNDEKİ BU BÖLÜMÜN DEVAMINI
SELAM OLSUN ŞİİRE VE ŞAİRİNE
SAYGIYLA
FATMA HATUN ESEN
EROĞLU BEY KARDEŞİM HARİKA BİR ÇALIŞMANIZI OKUDUM VEE AKICI DİLİNİZLE BİR BARDAK SU GİBİ YÜREĞİMDEN AKITTIM.KUTLUYORUM SELAM VE SAYGILARIMLA
aslında öyle bir aşk yok...gelecek olanda...kutlarım ...
Şiiriniz zaten çok ama çok güzel Sayın Eroğlu ama giriş yazınız beni çok daha fazla etkiledi...Kısaca mükemmeldi.... Güçlü kaleminize sağlık...Saygıyla...Vuslat Sekmen
şirlerinizi beğenerek okuyorum zaten .............. mukembel bir çalşma daha ne denilebilinirki.........
yüreğinize sağlık... ant+10 alkısssssssssssssss
Bu şiir ile ilgili 122 tane yorum bulunmakta