Son gülücüğün armağan kaldı,kalıntısı ruhumda izlenen her akışından.Bakir kaldı bakışlarım,bakırı paslanmış,pusasında fevri pusular kurmuş kurulu ve ömrüme örülü kanat çırpışlarını özledim.
Ben söz mevsimiyim, aşk ormanıyım,senli bir ağacım.Dallarımda Ayşecikler açar,meyvesini senin dışında kimse koparamaz oldu.
Gazel okunmuş özlemlerimin terkib-i bentlerinde tarumar olmuş vasıta beyitlerinde terkinin son mısrası dizelenir ta yüreğimin başlığından.
Dudağımda gelinciklerin sana ölümlerini okutan karışık mısralar sıralanır.
Yangınlarımı çalan algıcı ve çalgıcı bir hüzünlü perinin pervanelerini çeviremez oldu esmelerim. Ruhunun sarhoşluğundan olmalı gelmenin dudağını emer hasretim.Hüzün cehenneminde ürkek bir akrep ısırır akreple yelkovan arasındaki sensiz her anımı.
İnsan yalnız başlar aşkını aramayı oysa herkes benim yanımda yeniden bana dönmenin duasındılar.
Yolculukları yalnız bitiren bir delinin yanındayım. Bana delinmiş bir sevdanın nitel ayrışımlarını anlatıyor.Egolarımdaki dehanın tutkularını yazarken delinmesini anlıyor.Bir deli ağlıyor halime.Sorular,sorgular,özlemeler,ne desen desen desen benimde.
Ne zaman güneş doğacak bilmiyorum
Mavi denizlere mor dağlara karşı
Bildiğim bir şarki var onu söylüyorum
Bildiğim bir şarki var onu söylüyorum