Eşkiya Şiiri - Havva Demirtas

Eşkiya

Meğer kucağımda büyümüş ayrılıklar
Sabahın sesi kısılmış ansızın
Küsmüş atlar sürüler uzanmış yollara
Ölümlerden başka
Kördü sağırdı ufuklar.
Tükenmiş hayaller bir başına
Ey sabah!
Neyleyim uzatsan soğuk ellerini.

Kararttı zamanı depremler
Bir masal bir masal daha
Sonsuz bir masal anlatırım
Çocuklara, uykulara
Uykular aç, çocuklar aç…

Kuytudaydım,
Sessizdi; soğuktu zirveler
Gözlerim karabulut
Apansız:
Sonbahar geldi yüreğime.
Ne kötü sonbaharların sessizliği
Kavrulurken yüreğim, umutlar maskara
Neye yarar koca çınarlar
Senden, benden uzakta…

Anlatamam masalları:
Ayrılıklara, yatağıma giren güneşe
Kıyamet kopsa, yer yarılsa, küllerin savrulsa bedenime
Ne güneş beni anlar; ne de ben güneşi

İnsan yağıyor sokaklara
Damla damla, usul usul
Damlalar ki, kıyametin habercisi
Çocuklar topluyor, çiçekler açsın diye
Kelebek rengi misafirler; işçiler
Açın mezarları uçmasın akşamlarım.

Bütün balıkları tuttular
Rengi uçtu dünyanın, yollarım kapalı
Başın göğe erdi mi dünya?
Onlar ki:
Sesim, soluğum, umudum, çığırtkanlığım

Duvarlar konuşsa duvar gibi konuşur mu?
Atlar kuzular hangi dili kullanır
Eskimiş her şey
Sen de sekerlerde
Bir çiçekler eskimemiş, birde çocuklar
Yüreğim de eskimiş bir sabah

Sardım bohçamı yüreğime
Dağlara, taşlara…
Bilesin ben insanim!
Sen eşkıya!

Havva Demirtas
Kayıt Tarihi : 13.4.2008 11:51:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
ÖNCEKİ ŞİİR
SONRAKİ ŞİİR
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

TÜM YORUMLAR (1)

Havva Demirtas