Eskitilmiş bir yüz boyalı ayakkabı cilasıyla parıl parıl parlamaklı
Nemini içinde hisseder gibi tutkal olurcasına saplanmıştı tutunmadan
Varlık tı yaşattığı peyder pey hiç olurcasına tutunuyordu umutsuzcana
Vakurdu duyumsuyordu sezinlenilen havasız yaşantının önsezilerini
Saçtı bukle bukle eskimişti inceliyordu perçem onundu ya işte
İzlemişti isil isil ayak izlerinin depdebesini zuhur et dercesine
Ne hasta bekler sabahı,
Ne taze ölüyü mezar.
Ne de şeytan, bir günahı,
Seni beklediğim kadar.
Geçti istemem gelmeni,
Devamını Oku
Ne taze ölüyü mezar.
Ne de şeytan, bir günahı,
Seni beklediğim kadar.
Geçti istemem gelmeni,