Eskicide Bir Gece Şiiri - İhsan Saka

Sizle birlikte en köşede oturup saatlerce konuşuyorduk
Evet
Konuşuyorduk
Yine sıradan bir geceydi
Şiirler yeniden yazılacak kıvamdaydı
Ay her zamanki gibi kocaman ve ışıltılı
Yıldızlar birlikteliğimizi kutluyor
Kalem usluca bizi anlatıyor
Radyoda eski bir ezgi
Ve gözlerim gözlerinde
Sözlerim kalbine sürgün
Benliğim şükürle dolu
Geceyi aydınlatın bir sima karşımda
Senle zamanı yaşınca
Gözler susunca
Hisler ayna
Ve iki çay geliyor
Biri beni ikisi seni anlatıyor
Saki diyorum Usulca
Bana yârin kırk yıllık hatrını getir
Getir de içeyim
Kahrına müptela defterimizin satırına
Sümeyye diye yazıyorum
Gecede yıldızlara bakıp beni hatırla
Bizi hatırla
Sonra
On iki çanı çalıyor
Gece, yıldızları epeyce kovalamış
Zaman suyun durgunluğunda kendini kaybetmiş
Eskici bizi yukarda unutmuş
Kapatmış gitmiş
Beni sana katan rüzgarın yaramazlığı hat safhada
Masanın altına yatan kediden de haberimiz yok
Dışarda gündüzün telaşı bitmiş
Günahkâr müziklerin sesleri yankılanıyor sokaklarda
Ve kulaklarımız ayın gidişini dinlemekte
Radyo da susmuş uyumakta
Bardaklar yarım kalmış hüzünle durmakta
Gözlerimiz derinlerde
Ve senin gözlerin ellerimde
Ellerim gözlerinde
Aşkın bedeli susup saatlerce konuşmaksa bakışlardan
Dilin ne hükmü vardı geceye?
Ve son bir söz dökülür bakışlarımdan;
Kelebeğin papatyayı gerçekten sevdiğini anladın mı şimdi?
Ve papatyalar her yaprak döktüğünde dünyanın bir yerlerinde bir kelebek can veriyormuş
Canım canına yakın
Ruhum ruhunla eşdeğer
Zaman ulaşılmaz doruklarda
İmgeler kirpiklerinin ucunda
Köşede duran bir salça kutusunda bizi seyreden minik bir papatya
Ve kulaklarımızda o ilginç ses
"Ben de,
ben de"diyor
Minik papatya
Sustuk
Sustu bakışlarımız
Sessizliğin sesini hissediyoruz o an ikimiz de
Kalp atışlarımız kediyi uyandırmış
Esmeyi bırakmış rüzgar
Belli ki o da üşümüş
Bizse hâlâ karşılıklı oturuyoruz
Susuyoruz
Saat yorulmuş yürümeyi yuvarlanmaya satmış
Kelimeler tükenmiş
Masada duran mum son çabasıyla yanarken
Bırakmış kendini kalem
Ve bir kelebek pervane olmuş son nefesini vermeye yakınken mumun etrafında
Kanatlarının yandığının farkında da değil
Söz bir feryat
Son bir çaba
Papatyalar üşümesin diye kendini mumun son nefesine katmış kelebek...
Son
Tatlı rüyalar minik papatya(m)