Öykülerim var benim, hiç anlatılmadık. Hiç söylenmedik sözlerim var, kuşlar misali. Her renge kattığım sözleri savurunca sayfalara satır satır demlenmelerim var. İç çekişlerim, ağlayışlarım.
Şiirlerim var benim, hiç yazılmadık. İmgesiz, olduğu gibi, yalın dizelerim var. Vurdumu yüreği olduğu yerde bırakan, kanatan kızıl güvercinlerim var. Her birinin kanadında deli deli konmalarını bekleyen çığlıklarım var. Martılara seslenişlerim var, yakamozları taşısınlar diye.
Şarkılarım var benim ezberimde. Söyledikçe yüreğimi delip geçen, geçtikçe bin kez daha söylemek ve dinlemek istediğim şarkılarım. Notalarında dolaşan sevdayı soluğunuza katacağınız şarkılarım var. Hep bir ağızdan söyleyeceğimiz şarkılarım. Sessiz de olsa eşlik edeceğiniz, sizi düşlere salacak şarkılarım.
Düşlerim var benim, rengine vurulduğum. Göğsümün içini yarıp doldurduğum düşlerim. Elimden tutup beni diyar diyar sürükleyen düşlerim. Sesim çıkıyorsa düşlerim istediği içindir. Susuyorsam da düşlerimden gelir susmalarım. Her inlediğimde bir düş kaybolur ve her yiten düşte bir kez daha ölürüm ben.
Saati mi şaşırdı bu hıyar?
Gerçi hiç saati olmadı ama
En azından birine sorar.
Cebimde bir lira desen yok,