Sana eski zamanlardan sesleniyorum
Ekmeğin kuzine üzerinde kızartıldığı,
Kışları mısır patlatıldığı,
Kucağımda mırıl mırıl bir kediyle,
Henüz aşk'ı bilmediğim günlerden...
Öyle bir zamanda karşılaşsaydık seninle...
Sen daha yeni yetme bir çocuk,
Ben daha yanakları güllü dallı...
Sana bir çay demleseydim mis kokulu
Yanında bahçemizin incir reçeli
Annemin yeni pişmiş tandır ekmeği...
Sen gülümseseydin bana sıcacık
Ben kızarıp bozarsaydım al al...
Alıp götürseydin beni buralardan
Sen, ben kalmasaydı hiç
Sonra biz olsaydık
O duvarları mutlulukla,
Pencereleri huzurla kaplanmış
Tarçın kokulu evimizde...
Seni şimdiki zamanlarda buldum oysa
İnsanın insana katlanamadığı
Yalnızlığın hükmünü sürdüğü
O zalim, kör, aşk'sız zamanlarda...
Şimdi şimdi'den sesleniyorum sana
Sen yine de beni
Eski zamanlardaki gibi
Yeniden tanısana...
Kayıt Tarihi : 26.3.2016 10:17:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!