ESKİ ZAMAN ÇOCUKLARI
Dizlerimiz de yaralar hiç eksik olmazdı bizim...
Acıkınca ateş yakıp denizden midye çıkarır yerdik.
Bir kibritti sermayemiz...
Kolektif çalışmayı öğrendik.
Mahallede kim en güçlü kim en hızlı koşar bilirdik.
Güreşip koşarak öz güven kazanmayı öğrendik
Trata çeken balıkçılarına yardım ederdik
Karşılığında bir torba balık alırdık.
Emek ne demek öğrendik
Karpuz sergisine,
Kamyondan elden ele karpuz atılırdı .
Büyüklerimize yardım ederdik ,
İmeceyi ve dayanışmayı öğrendik.
Bayramlarda ata binerdik...
Bir canlıyı idare etmesini öğrendik
Evlerimiz bahçeliydi, kedimiz, köpeğimiz vardı.
Hayvanla dostluğu, hayvan sevgisini öğrendik.
Bakkal alışverişlerimizi babamız adına yapardık;
Söz vermenin namus olduğunu öğrendik
Komşularımız kışın yakmak için odun kömür alırdı
Odunu kömürü taşımalarına yardım ederdik ..
Komşuluğun kıymetini öğrendik ...
Mahallede her kapı çocuklara açıktı,
O evlerden salçalı ekmek isterdik...
Ekmek yediğimiz evlerin çocuklarını
Kardeş gözüyle bakmayı öğrendik
Bırakın çocukları koşsunlar, düşsünler,
Hayatı öğrensinler anlasınlar...
Öyle uzaktan uzaktan izleyin
Kapatmayın evlere ...
Orhan Gülaçar
Kayıt Tarihi : 5.4.2019 09:47:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!