Ayrılığının ilk gecesi; gözlerim dolu, dilimde düğümlenmiş kelimeler, yıpranmış bir beden, harcanmış bir ömür ve, akıl erdiremediğin gidişin. Ayrılığnın 3. günü; camlar kapalı, karanlık bir oda, belli ki güneş görmüyor uzun zamandır, odada ağır bir koku, herşey dağınık, karartı şeklinde bir beden, gitme diyişlerim yankılanıyor hala odada. Ayrılığının 7. günü; hatıralar, o meşhur ıslak ve renksiz sonbahar, o günlerden yazılacak çok şey var, biten bir aşk söylevi, manzara hep aynı, pencereler buğulu, ve yaptığın en iyi şey, bir kaç satır yazabilmek. Ayrılığının 15. günü; sessiz bir oda, yükselen ve boğulan cümleler, yağmalanan inançlar, sana yenilen kutsal duygular, ve birikmiş bir kaç cümle. Ayrılığının birinci ayı; tekrar belki bir yerde karşılaşırız düşünceleri, tanıdık ve arzulanan bir ses, uyruğu dahil olmayan bir ayrılık hissi, yabancı olduğum bu cehenneminde saltanat savaşı, ve yitirilen duygular. Ayrılığından sonra şimdi; Eski Sevgili, yeterince eski mi?
Ahmed Fehim SolakKayıt Tarihi : 17.1.2012 18:51:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!