Eski Sallanan Koltuk. Şiiri - Müşfik Saltık

Müşfik Saltık
67

ŞİİR


0

TAKİPÇİ

Eski Sallanan Koltuk.

Eskicinin vitrininde bir sallanan koltuk ilişiyor gözüme.
Hasırları yırtılmış, boyaları sıyrılmış yorgun bir koltuk.
Geriye doğru yatmış gövdesi, adeta dinleniyormuş gibi
Donup kaldım önünde, yardım ister gibi bakıyordu gözlerime

Çocukluğumdan beri hep bir sallanan koltuğum olsun isterdim
Nedendir bilemem, hiçbir zaman edinemedim.
Şimdi duruyor karşımda sımsıcak gülümsüyor bana
Çağırıyor beni, hadi diyor beni buradan kurtarsana

Giriyorum dükkandan içeri hiç pazarlık etmeden alıyorum
Bu kadar yaşlı bir koltuk için pazarlık etmek gelmiyor içimden
Onu inciteceğimden korkuyorum, ona fark ettirmeden parayı ödeyip
Kucaklayıp sevinçle yola koyuluyorum, koltukta ben de çok mutluyum

Benim çocukluk hayalim gerçek oldu,
Asil, mağrur ve yorgun sallanan koltuk
Köhne ve tozlu eskici dükkanından kurtuldu.
Eve varıyoruz, odamın en güzel yerine koyuyorum

Önce tozunu alıyorum, yavaş yavaş sallanıyor keyifle
Yırtık hasırlarını düzeltiyorum dikkatlice
Güzelliğini bozmadan güçlendiriyorum yorgun bedenini
Arkasına gerdiğim birkaç sıra keten iple.

Sıyrılmış boyalarına hiç dokunmuyorum
Çünkü çirkin durmuyor, tam aksine
Yaşlı bir adamın yüzündeki çizgiler gibi
Onun meydan okuduğu yılları simgeliyor

Yavaşça oturuyorum sallanan koltuğuma
Kucaklıyor beni sanki teşekkür eder gibi
Yavaş yavaş sallanıyor, fısıldarcasına gıcırdayarak
Bana hazin öyküsünü anlatıyor.

Gözlerimi huzurla kapatıyorum
Bir masal dinler gibi onu dinliyorum
İyi bir usta onu özene bezene yapmış
Bir hasır ustası dantel gibi örmüş hasırlarını

Sonra Kanlıca’da bir yalının sahibi satın almış
O yalının en değerli mobilyalarından biri olmuş
Tam otuz yıl denize karşı keyifle sefa sürmüş.
Yalının sahipleri ondan bıkınca ve epeyi yaşlanınca

Saltanatı sona ermiş, evin beyi onu bahçıvana vermiş.
Yalının salonundan bahçıvanın kulübesine taşınmış
Çok hor kullanılmış, hırpalanmış,yıpranmış, iyice aşınmış
Beş yıl sonra kapıdan geçen bir eskiciye üç milyona satılmış,

Rutubetli, tozlu, karanlık bir depoya fırlatıp atmışlar
Yılmamış,usanmamış, direnmiş, pes etmemiş, dağılmamış
Aylarca sabırla beklemiş, umudunu hiç yitirmemiş
Dükkanda mal azalınca, depodan alınmış camın önüne konmuş

Güneş ısıtmış içini, kurutmuş rutubetten şişen bedenini
Kendini toparlamış, umutla, beklemeye başlamış
Birkaç gün kimse yüzüne bile bakmamış, tam umutları tükenirken
Birden bana rastlamış, onu kurtaracağımı bakışımdan anlamış

Benim ona onun bana daha anlatacak çok şeyimiz var
Bakalım ikimize de neler gösterecek gelecek yıllar.
Ben onun kurtarıcısıyım, O benim çocukluk hayalim,
İçin rahat olsun artık hiç korkma çilen bitti
Yaşlı ve yorgun sallanan koltuğum benim.

Haziran 2004

Müşfik Saltık
Kayıt Tarihi : 25.6.2004 03:47:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.
  • Mehmet Halil
    Mehmet Halil

    senin koltuk, eşek adasına atılan eşeklerden şanslı
    eşek adasına atılan eşeklerin böyle bir şansı hiçyok
    oysa her ikisi de, insanın kıçının altında geçirdi,
    o kadar yılı.
    tabi, eşekten ses çıkıyor ama koltuğun sesi yok.

    Mehmet Halil.

    Cevap Yaz
  • Hatice Arı
    Hatice Arı

    Güzeldi, içeriğe doydum; eski sallanan koltuk? Sallanan eski koltuk?

    Cevap Yaz

TÜM YORUMLAR (2)

Müşfik Saltık