Eski Kafa
Nesil çatışmasının farklı pek çok nedeni var! Genelde yeni nesil, eski neslin tutucu olmasından; eski nesil ise yeni neslin geleneksel ahlak kurallarını benimsemeyişinden şikayet eder! Ne eski nesil kendi gençliğinde yeni nesilden daha ahlaklı idi, ne de yeni nesil eski nesilden daha tecrübeli değildir! Eski neslin silahı, kendi gençliğindeki halini görmezden gelip “Ahlak” üzerinden (bel altı vuruş) gençlere vurmaktır! Yeni neslin silahı ise eski neslin yaşadığı güçlükleri göz ardı etmesidir! Yani eskiler kendi gençliklerinde neler yaptıklarını anlattığında bazı hayrette kalıyorum. Şimdiki gençler onlara nazaran çok terbiyeli görünür! Yeni neslin göz ardı ettiği de şudur; eski nesil çok sıkıntılı dönemlerden geçti, baskılar zulümler gördü; daha eskiler savaşlar yaşadı! Refah seviyesi genel olarak düşük idi.
Yeni icatları da unutmayalım. Hani şu bir dizide seyyar satıcı var; her şeyi ben buldum diye ortaya çıkan! “Her icadı bizim kutsal saydığımız kişiler buldu! ” diyen klasik “Orta Doğu” söylemi vardır. Her şeyi onlar bulmuştur ama ne gariptir ki hiçbir şeyi yapmamıştır! Avrupalılardan hazır almışlar, o konu da ayrı komedi; şimdilik kalsın… Yeni neslin işini kolaylaştıracak pek çok teknolojik gelişim var! En önemlisi haberleşme alanında olanlar! Hayatı kolaylaştıran ev aletleri de var elbet. Gıdadan giyime ve otomobile kadar hepsi ayrı ayrı nimet! Eskiden ısınmak için soba yakılırdı şimdi bir düğme çevriliyor! Yani yeni neslin işleri görünürde daha kolay!
Sosyolojik açıdan, eski neslin isteklerine bakalım; iki unsur ön planda, biri ibadethane diğeri hastane! İkisi tamamsa işlem tamam! Nasılsa fiili olarak üretecek güçten düşmüş, kendini ahrete yakın hissettiği için ibadethanelerde Cennet kovalamaya başlamıştır! Eğer kurnazca konuşturursanız gençliğinde ne naneler yediğini anlatır ama yine de kendi gençliğindeki yaptıklarını yeni nesle hak olarak görmez! Bencilleşmiştir ve anlayışı azalmıştır. İki yapıya önem verir ibadethane ve hastane. Birinde ruhunu arındırır, diğerinde bedenini tedavi eder! Zaten başka ideali de yok genel olarak diyorum. Bu nedenle bu iki yapı üzerinden çok kolay elde edilirler!
Bir aşk kadar zehirli,bir orospu kadar güzel.
Zina yatakları kadar akıcı,terkedilişler kadar hüzünlü.
Sabah serinlikleri; yeni bir aşkın haberlerini getiren
eski yunan ilahelerinin bağbozumu rengi solukları kadar ürpertici.
Öğlen güneşleri; üzüm salkımları kadar sıcak.
Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta