yoksulduk belkide
çok şeyimiz yoktu
pılli bir radyomuz
kırık bir pikabımız
tek eğlençe kaynağımızdı
gürür gürül yanan tezek sobasının
başına toplanıp sıçak çayımızı
yudumlayıp sobada pişen
patatesi beklerdik
televziyonumuz yoktu ama
masal anlatan nenemle dedem vardı
soluksuz dinlerdik anlatılanları
kapımız hiç kilitlenmezdi
soframız hep hazırdı
biri geleçek gibi
birden bire her şey değişti
baba oğul kız ana
yabancılaştı
bayramlar bayramlaşmalar kalktı
tatile dönüştü
mesajlar aldı el öpmenin yerini
gitikce yanlızlaştık
unutuk geçmişimizi
Kayıt Tarihi : 27.5.2014 22:23:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Muhlis Şutanrıkulu](https://www.antoloji.com/i/siir/2014/05/27/eski-gunler-48.jpg)
TÜM YORUMLAR (2)