ESKİ FOTOĞRAFLAR...
Bir antikacı dükkânında gözüme iliştiler. Tozlu, eski konsolun üstünden öylece bana bakıyorlardı.
Ne garip, sanki gözlerinde, gözyaşları vardı. Çakıldım kaldım karşılarında. Yavaşça uzanıp elime aldım. Önce hiç görmediğim, ama, beni müthiş etkileyen, kendine çeken bu yüzleri, bakışları inceledim. Sanki hayattaydılar, canlıydılar.
Bakışlarıyla bana bir şeyler anlatmaya çalışıyorlardı.
Tül yaşmağının altından salınan sırma saçları, belli ki fildişi taraklarla taranmış, omuzlarından aşağı salınmıştı. Nazlı bir kuğu gibi eğilmiş boynu, elbisesinin dantelleriyle süslenmiş. Elleri düzgün. hem dolgun, hem ince...
Kara gözlüm bu ayrılık yetişir,
İki gözüm pınar oldu gel gayrı.
Elim değse akan sular tutuşur
İçim dışım yanar oldu gel gayrı.
Ayların sırtında yıllar taşındı,
Devamını Oku
İki gözüm pınar oldu gel gayrı.
Elim değse akan sular tutuşur
İçim dışım yanar oldu gel gayrı.
Ayların sırtında yıllar taşındı,