Eski Dost Şiiri - Azmi Aytaç

Hatırlar mısın Yılmaz o eski günleri
Bazen keder, bazen neş'eyle geçen o dünleri
Bu gece yarısında ben
Bilmem neden
O Kabataş sırtlarındaki
Evin balkonunda kurulu
Masayı hatırladım
Gece pırıl pırıldı
O boğaz manzarası önümüzde açılmıştı
Ne güzellik, ne manzara bu Yılmaz demiştim
Senin de beğenmeni beklemiştim
Bir cevap gelmişti senden
Güzel,güzel olmasın ya!
Her gece aynı şey çekilmiyorki...
Bu güzel manzara
.................. ki...
Sonra demirtepedeki bekar evinde
Atlatılan vartalar,
Yatak çarşafında kırılan yumurtalar

Avcunun içini yalayan biri vardı
Sahi neydi onun adı
Sonra kırık bir plak
'' Mazide hatıram''
O günler gözlerimde tütüyor buram buram
Bu günse
Para olmuş bir tavşan
sen olmuşsun bir tazı
Duymuyor kulakların
Hatıralardan gelen avazı
Oğlum, yırtma kendini
Ne kadar para, ne kadar altın toplarsın
İmar mevzuatını,
O hukuk ilminle ne kadar coplasan
Bir gün suya erecek ayakların,
Brüksel fuarındaki düğme makinasında ancak
Soğuyacak
.....ların...
Biliyorum
Seni uyarmanın mümkünü yok
Birkaç satırla
İçinden gelsin de ara sıra
Eşi dostu hatırla...