Eski Bayramlar Şiiri - Birol Hepgüler

Birol Hepgüler
336

ŞİİR


6

TAKİPÇİ

Eski Bayramlar

Güneşin doğmasına saatler önce kalkardık. Giyinip abdest alır, yakın akraba ve onların çocuklarıyla Sarıyer merkezdeki camiye giderdik. Ekseri cami dolu olup, bir gece önceden belediyenin sabunlu suyla yıkayıp hasır serdiği eski balıkçıların olduğu yere önce oturur vaaz dinler, sonra bayram namazını kılardık. Namaz bittiğinde güneş denizin karşı tarafındaki Yüşa tepesinden henüz doğmuş olurdu. Fırından sıcak ekmek, şekerciden bayram şekeri alıp evin yolunu tutardık. Biz gelene kadar yanan lamba eve girince adet üzere söndürülürdü..

Bir gece önceden başucumuza hazırladığımız yeni elbise ve ayakkabılarımızı giyip kendimizi bir an önce sokağa atmak için içimiz içimize sığmazdı, kahvaltı mı bizi, biz mi kahvaltıyı yerdik Allah biliyor.

Giyinip sokağa çıktığımızda dünyanın en mutlu insanı olurduk. Ben o günlerde yolda yürürken ayağımdaki kunduranın çıkardığı gıcırtının zevkini ilerleyen yıllarda giydiğim en pahallı ayakkabılarda bulamadım.

Yakın komşu ve istisnasız bütün akrabalarımızı tek tek dolaşıp ellerini öperdik. Dönüşte yiyemediğimiz şekerlerle hediye edilen mendil ve çorapları eve bırakır,aldığımız bayram bahşişleri ile neler yapacağımızı hayâl ederek bayram yerinin yolunu tutardık..

Neler yoktu bayram yerinde. En başta cıvıl cıvıl çocuk sesleri, salıncaklar, dönme dolaplar, bisikletler, faytonlar, kağıt helva, pamuk helva, şekerciler, turşucular, macuncular sırayla. Sigaralara halka attıranlar, renkli kağıtlara zar attıranlar, çeşit çeşit oyunlar. Havanın nasıl kararıp akşam olduğunun farkına varmadan peş peşe bitiverirdi o en tattlı bayram günleri..

Her gelen yeni bayramla bir şeyler eksildi bugüne kadar. Bir film şeridi gibi geçiyor şimdi gözlerimin önünden o, bir daha asla geri gelmeyecek eski bayram günleri..

Bugün artık bayramlar, imkanı olamayıp güneye veya yazlıklara gidemeyenler için sıkıntılı tatil günleri.
Ne gelen var eskisi gibi, ne giden. Adet yerini bulsun diye gelenlerinde ne gözlerinde pırıltı, ne içlerinde heyecan, ne de bayramın çoşkusu ne yazık ki görülmüyor.
Böyle devam ederse, ki edecek. Her güzel gelenek gibi bayramlarda her geçen sene yavaş yavaş çoşkusunu, heyecanını kaybedecek. Yeni gelen nesiller eski bayram günlerini hiç bilmeyecek. Zaten daha şimdiden ne el öpmenin tadı kaldı, ne de öptürmenin.
Bayramları yaşayabilmek için çıldırmak lazım, malûm. Deliye her gün bayrammış...

(24 Mart 1993)

Birol Hepgüler
Kayıt Tarihi : 29.9.2008 13:58:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Hikayesi:


1960 lı yıllar, çocukluğum.2,5 milyonluk tertemiz İstanbul. Hiç bir şeyde hormon yok, sevdalarda bile. Selam olsun o günlere ve o günleri görüp yaşayanlara...

Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.
  • Türkiye Cumhuriyeti Yukselakcum
    Türkiye Cumhuriyeti Yukselakcum

    malesef her geçen zamanda unutlanlar .manevi değerlerimizi yaşatmak adına güzel günler diliyorum

    Cevap Yaz
  • Serap Özen
    Serap Özen

    yıl farkıyla ucundan ben de eski bayramların sevincini ve huzurunu yakalayıp yaşayanlardanım.ne yazık ki üzülerek kendi kızıma bunu yaşatamadığımı itiraf etmek zorundayım.yüreğinize sağlık.saygılar

    Cevap Yaz
  • Emine Tokgöz
    Emine Tokgöz

    Ahhhhh ahhhhhhhhh dedirttiniz.Bir an o günlere gittim.Şanslıyız ki dediğiniz gibi o eski bayramları yaşayan kuşağın bir ferdiyim.Riyasız, samimi,saygılı ,mutlu günlerdi.Komşularımızı dolaşırken kaçırılma korkumuz yoktu en azından.Benim de duygularım sizinkilerden farklı değil inanın.

    Anılarla yoğrulmuş güzel bir yazı okuttunuz.Teşekkürler

    Cevap Yaz
  • Eren Bilir
    Eren Bilir

    büyük emek büyük yürek kaleminize sağlık SAYGILARIMLA...

    Cevap Yaz
  • Perihan Pehlivan
    Perihan Pehlivan

    emeğinize sağlık ne yazık ki her geçen günü arar olduk bayramların yeri bir başka tabi

    Cevap Yaz

TÜM YORUMLAR (19)

Birol Hepgüler