Dışı pırıl pırıl sinek kaydı,
süt beyaz, açık mavi veya
sapına kadar siyah renkli,
içi geniş, koltukları
naylon döşemeli,
yanında tarifeli saatli,
pikaplı, etrafı damalı,
eski İstanbul'un
Amerikan arabaları vardı.
Deri ceketli şoförleri hafif abi olur,
sinyalleri sol koldan verirlerdi.
Yaylanan pikapta
Zeki Müren dinlenir,
arabanın içi mis gibi vanilya kokardı.
Barboros Bulvarında aşağıya
bir inişi vardı, yaylana yaylana,
çocukluk ya,
Kız Kulesi’ne gidiyoruz
hissine kapılırdım adeta.
O zamanlar İstanbul’da;
Beyefendiler,
hanımefendiler bulunurdu.
Taksici Abiler
iki tur fazla atmadan
taşralıları gidecekleri yere
bırakmazdı.
Sekiz kişilik dolmuş taksilerin
memur zihniyetli şoförleri vardı.
İstanbul’un ara sokakları
o zamanlar da şimdiki gibi dardı.
Taksici Şenol Abi günde iki sefer
bir kova su ile arabasının
içini dışını yıkar, paklardı.
Kayıt Tarihi : 7.2.2007 09:38:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Mehmet Akif Tiryaki](https://www.antoloji.com/i/siir/2007/02/07/eski-amerikan-lar.jpg)
TÜM YORUMLAR (2)